Ankaragücü'nün sürdürdüğü onurlu direniş ligde kalmaya yetmedi. Sarı-lacivertliler, Spor Toto Süper Lig'in ardından sezonun tamamlanmasına bir hafta kala PTT 1. Lig'e de veda etti. Mustafa Kaplan ve öğrencileri Denizlispor karşısında ellerinden gelen her şeyi yaptı. Körpecik kalplere ve bedenlere bindirilen yükler, Serkan, Timur, Bilal Gülden ve Bilal Gündoğan'ı isyan ettirdi. Gördükleri kırmızı kartlar çok şey ifade ediyordu. 2009'un ağustos ayında şampiyonluk vadiyle çıkılan yolculuğun kabusa dönmesinin etkin ve yetkin isimlerini tarih bir gün mutlaka yargılayacak. Ankaragücü önümüzdeki yıl Spor Toto 2. Lig'de mücadelesini sürdürecek. Son yıllarda yaşananlar 103 yıllık mazisi olan bir kulübe hiç yakışmadı. Yazacak, söylenecek çok şey var. Bu kötü gidişe Ankaragücü mutlaka, "dur demek" mecburiyetinde. Ankaragücü bu kentin en büyük sosyal değeridir. Kimsenin böyle bir markaya sırtını dönme lüksü yoktur. Kulübün bu zor günlerinde Mehmet Yiğiner gibi yürekli bir Başkan görev yapıyor. Artık herkes Yiğiner'in etrafında birleşmek mecburiyetindedir. Başkan Yiğiner 4 aydır gecesini gündüzüne katarak yaptığı mücadelesi ile Başkent'in kaderinde rol oynayan kurum, kuruluşlara ciddi mesajlar verdi. Mehmet Yiğiner'e verilecek destek mutlaka Ankaragücü'nü hak ettiği yere getirecektir. Şimdi herkesin kendini, samimiyetini sorgulamadan geçirme zamanı. Ankaragücü düştüğü gibi mutlaka kalmasını bilecek kadar yüce bir değerdir.