Vahşi kapitalizm bazen öyle yerlerde karşımıza çıkıyor ki, onun iğrenç sömürü mantığını hemen kavrıyorsunuz.
Orta sınıfların ve onların çocuklarının nasıl ve niçin ahlakını bozduğunu anlıyorsunuz.
Küçücük bir uygulamada görüyorsunuz bunu.
Mesela devletin işlettiği
THY'yla yerine göre
19 TL'ye İstanbul'a uçabiliyorsunuz.
Normal uçuş ücretleri de makul.
Ama aynı havaalanında arabanızı bıraktığınız vakit özel sektör sizden 12 saat için 25 TL para alıyorlar.
Trafik polisleri işletmeci kapitalistin değnekçisi gibi gelen arabaları parka yönlendiriyor.
Paralar akın akın kapitaliste gitsin diye.
***
Çünkü
tezgahın nasıl kurulduğu belli.
Kurnaz girişimci küresel sermayenin parasını getirip bu güzel tesisleri yapıyor.
Devlete haracını veriyor, kendi de komisyonunu işletmecilik yaparak alıyor.
Küresel kapitalizme olan borcunu da bize, yani halka ödetiyor.
Bu sisteme bir itirazım var mı? Hayır yok!
Çünkü bu sistem bana kaliteli hizmet sunuyor.
Ben vatandaş olarak bunun karşılığını elbette ödeyeceğim.
Ama
park ücretlerinde olduğu gibi bunu iğrenç bir sömürüye dönüştürüyor kapitalist mantık.
***
Başka bir şey daha:
Gezi parkı eylemlerini yapanlar orta ve orta-üst gelir gruplarına mensup insanlar.
Yani hava ulaşımından sıklıkla yararlanan kesim.
İsyan etmelerinin nedenlerinden biri de buralarda karşılaştıkları sömürü olmasın sakın?
Brezilya'daki isyan bu nedenle çıktı da hani...