Eskişehir'in 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edildiği günlerde dile getirmiştik. "Halkın dâhil edilmediği organizasyonların başarı şansı olmaz. Önce Eskişehir halkı bu işi benimsemeli."
En büyük organizasyon açılış töreniydi.
Geçen hafta da yazdığımız gibi, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımı ilgiyi artırdı, biri TRT olmak üzere bir kaç küçük kanal töreni naklen yayınladı.
Bunlardan biri Bursa Olay TV'ydi ve komşuluk desteği için teşekkürü hak etti.
Organizasyonu kim üstlendi bilmiyordum ama televizyon yayını konusunda amatör olduğu ortadaydı.
Bazı renklerin uydu yayınında "
patlayacağından" haberleri yoktu. "
Halil İbrahim" sofralarını saymazsak, halkın kendisini içinde hissedeceği bir diğer organizasyon, "Müzik ve Futbol Şöleni" olabilirdi. "
Olabilirdi" diyoruz çünkü tam anlamıyla
"hayal kırıklığı" ile sonuçlandı.
***
En büyük talihsizlik ilk gün Eskişehirspor'un Uluslararası Türkmen Türk Üniversitesi takımına penaltılarla diz çökmesi oldu.
Zaten 2500-3000 olan seyirci sayısı ikinci gün 300'e kadar düştü.
Burcu Güneş bile sahne almak istemedi.
Açık açık ifade edeyim, ben de olsam
Burcu Güneş için stadyumun yolunu tutmazdım.
Ücretsiz bile olsa tüm heyecanını ilk günden kaybetmiş futbol turnuvası için tatil günümü harcamazdım.
Zaten Eskişehirliler de böyle düşünmüş olmalı ki parmakla sayılacak kadar düşük katılım oldu.
Burcu Güneş çok iyi bir ses, mükemmel bir sanatçı olabilir.
Ama bugüne kadar konserlerinde 4-5 binin üzerinde bir izleyiciye ulaştığı görülmüş müdür?
***
Sanırım bu tercihte maliyet hesabı ağır bastı.
Ama bu maliyetin faturası daha da ağır oldu.
Evet,
Tarkan,
Kenan Doğulu ve
Ajda Pekkan gibi pop starlar çok yüksek ücret talep edebilir.
Ama böyle sanatçılar bırakın tribünleri doldurmayı, kapasitenin çok üzerinde talep yaratmaz mıydı?
Örneğin
Tarkan gibi Avrupa'da, Rusya Federasyonu'nda da, Türk cumhuriyetlerinde on birlerce hayranı olan bir sanatçının "
Kültür Başkenti" etkinlikleri kapsamındaki konseri, bırakın Türkiye'yi Türk dünyasında haber olmaz mıydı?
***
Kültür Başkenti etkinlikleri için ayrılan bütçe hiç de az değil.
Ve bu tür etkinliklerin ana hedefi tanıtım.
Tanıtımın yolu da ses getirecek etkinlikler.
Merak ediyorum, açılış töreni dışında Türk dünyasından kaç konuk geldi?
Diğer ülkelerden kaç gazeteci, kaç televizyoncu ağırladık?
Türk dünyasında Eskişehir ile ilgili kaç haber çıktı, kaç televizyon programına konu oldu? Bırakın dış medyayı, ulusal medyada -gazetelerin bölge ekleri hariç- yer bulabildik mi? Bir içecek firmasının yaz konserleri bile Tekirdağ gibi küçük bir ilde 40 bin kişiye ulaşıyor, bütün gazetelerde, televizyon programlarında yer bulabiliyorsa biraz düşünmek lazım.
***
Zaman geldi geçiyor.
Türk Dünyası Kültür Başkenti bayrağını 6-7 ay sonra devredeceğiz.
Artık büyük düşünmek, kalan süreyi en etkili şekilde değerlendirme zamanı.
Eskişehir'e kültür sarayı da, meydan da, başka kalıcı eser de yapabiliriz.
Ama böylesine değerli bir unvanı bir daha elde edemeyiz.
Hiçbir şey için geç değil.
Erzurum'da yapılan "
2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları" aradan geçen bunca süreye rağmen hâlâ hatırlanıyorsa, bunda organizasyon komitesinin büyük düşünmesi ve işi profesyonellere bırakmasının rolünü unutmayalım.
"Akdeniz Oyunları"nın açılış töreni de herhalde uzun süre hafızalarda kalacak.
Elbette bütçeyi dikkatli harcayalım.
Ama harcanan paranın karşılığını da sonuna kadar alalım.