Mutsuzluk bulaşıcı bir hastalıktır…
Kişisel olmaktan çıktı, toplumsal bir sorun haline geldi…
Sayılar giderek artmakta…
Kavgacı…
Gürültücü…
Hoşgörü oranı düşük…
Düşmanlık…
Kin ve nefret duygusu
Sevgisizlik…
Saygısızlık…
Endişe ve korku…
İşte mutsuzluğa götüren nedenlerden bazıları…
Şimdiye kadar yığınla biriken huzursuzluk, mutsuzluğu da beraberinde getirdi…
İşte Ankaragücü'nün durumu bu…
Mutsuzluk virüsü iyice yerleşti…
Bunu temizlemek kolay olmayacak…
Şu bir gerçek ki olan ile yetinmeyip,
"Hırsı aklının önünde gitmek" hep sorun olmuş, mutsuzluğu yaşatmıştır…
Ankaragücü'nün bugünkü durumunda kimse mutlu değil…
Kulübün durumu ortada… Suçu
Mehmet Yiğiner ve yönetiminde aramak geçmişte görev yapan başkan ve yöneticilerin yaptığı yanlışların üzerine sünger çekmek olur…
Fatura da
Yiğiner'e kesildi.
Her maçta
"Başkan istifa" sesleri yükselten taraftarların sesine kulak veren
Yiğiner istifa etti…
Yiğiner'in istifa etmesiyle mutlu oldunuz mu?
İstifa sesini yükseltenler önce ne istediğini ortaya koymalı.
Yoksa
Ankaragücü hiçbir zaman sahipsiz kalmaz…
Mehmet Yiğiner gider bir başka Mehmet gelir…
Ama maalesef yarında o
Mehmet'e istifa sesleri yükselir…
Ankaragücü'nün kaderi bu…
Gelin bu mutsuzluğu mutluluğa çevirelim…
Onun için
Ankaragüçlü başkan, yönetim, teknik direktör, futbolcu, taraftar sabah kalkın aynaya bakın.
"Ankaragücü nasıl mutlu olur. Benim mutlulukta katkım ne olur" diye kendinizi sorgulayın…
Sorgulamanın yanıtı sizi mutsuzluktan, mutluluğa götürür…
Gerçek
Ankaragüçlüler mutluluğu hak ediyor…
Geçmişe kızmak, yarını sorgulamak yerine hayatın bugün olduğunu ve mutluluğu yaşacağınızı bilerek adımlarınızı atın…
Yoksa
Yiğiner'in istifasıyla mutlu iseniz size söyleyecek sözüm yok…
A.Güçlü başkan, yönetim, teknik direktör, futbolcu, taraftar aynaya bakın.