Ankara'nın göbeğinde bir 19 Mayıs Stadı var. 17 Aralık yıldönümüydü. Bundan 78 yıl önce 17 Atalık 1936 yılında
Türk sporunun hizmetine girmiş. Projesi
İtalyan Paolo Vietti-Violi tarafından gerçekleştirilmiş. Gelişen teknoloji ve UEFA standartlarına göre artık ihtiyaca cevap vermiyor. Dış görünüş olarak da ilkel ve çirkin bir tablo sergiliyor. Bu stadın altında yer alan amatör spor kulüplerinin yerleri ise içler acısı. İnanın içerisine girmeye korkarsınız. Gün ışığı görmemesinin yanı sıra elektrik ve suları aktığı zaman bayram ediyorlar. Her şey onlar için günlük güneşlik oluyor. Son günlerde
Türkiye'nin değişik illerinde statlar devreye giriyor. En son
Torku Konya Arena kapılarını taraftarlara açtı. Ben görmedim ama gören arkadaşlar
'süper' olduğunu söylüyorlar. Daha önce
Başakşehir Fatih Terim Stadı devreye girdi.
Bursa'da uzun uğraşlar sonrası başlayan
Timsah Arena yakında devreye girecek. İnternetteki görüntüsünden
'müthiş' bir stat olduğu gözlemleniyor. Kayseri'de
Kadir Has Stadı keza modern ve çağdaş bir şekilde hizmete girmişti. Bu statların var olduğunu görünce ve de karşılaştırma yapıldığında
19 Mayıs Stadı'nın bugün için bir 'gecekondu' olduğu ortaya çıkıyor. Başkent zaten futbolda can çekişiyor. Her şeyiyle dibe vurmasın. En kısa zamanda cefakar ve fedakar seyirciye her türlü hizmeti sunabilecek, Türkiye Cumhuriyeti'nin kalbi olan Ankara'ya yakışacak bir stat için düğmeye basılmalı.
CAVCAV'IN SESİ ÇIKMIYOR
İlhan Cavcav'dan çoktandır ses çıkmıyor. En son
'sakal' olayı ile gündeme gelen başkanın rahatsız olduğu ve tedavi sonrası evinde istirahat ettiği söyleniyor. Başkanın böyle bir dinlenmeye ihtiyacı vardı. Her söylediği ile gündeme gelen
İlhan Cavcav'ı özlemedik desek yalan olur. 35 yıldır Türk futbolunun içerisinde olan sadece söyledikleri ile değil, yaptığı olumlu işlerle de gündem yaratan Başkent'in İlhan abisine geçmiş olsun diyoruz. Bir an önce sağlığına kavuş ve takımın başına dön sayın başkan.