Şiddete maruz kaldıkları için sığınma evinde yaşamını sürdüren kadınlar, çeşitli etkinliklerle kutlanan 8 Mart Dünya Kadınları Günü'nü buruk geçirdi. Kimliklerini ve yüzlerini gizlemek zorunda olan kadınlar, el işi atölyesi, televizyon odası, kitap okuma salonunda gündelik hayatlarını ailelerinden uzakta sürdürüyor. Şiddetten kaçıp kendini güvende hissetmek için sığınma evinde konaklayan kadınlar, dünyada kadınlar gününün kutlandığı bugünü ailelerinden uzakta buruk yaşıyor. Ailesinden psikolojik, fiziksel, ekonomik şiddet gören kadınlar, bir çok etkinliğin yapıldığı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü sığınma evinde sıradan bir gün olarak yaşadı. Hayatlarında yeni bir sayfa açan 15 kadın, vakitlerinin büyük bir kısmını sığınma evinde geçiriyor. Kadınların yanı sıra çocukların da konakladığı evde, kreş, el işi atölyesi, televizyon odası, kitap okuma salonu, etüt odası, yemekhane gibi alanlar bulunuyor. Duygu ve düşüncelerini kelimelere dökerek sığınma evinin duvarlarına yansıtan kadınlar, özlemini çektikleri aile ortamını da resmederek duvarları renklendiriyor. Günlerinin istedikleri gibi geçmediğini ve ailelerinin yanında daha mutlu olacaklarını ifade eden A.Y., "Şiddete uğrayan biziz ama evimizi terk etmek zorunda kalan da biziz. Şiddetin önlenmesini ve kadınlara yönelik istihdamın artırılmasını istiyorum" dedi