Bu yazımızda,
Ankara'daki sportif gelişmelerden yola çıkarak, bazı değerlendirmeler yapacağız.
-Lige verilen Milli maç arasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
-
Süper Lig başlayalı henüz
2 hafta oldu. Takımlar henüz ısınma turundayken, verilen ara elbette bazı ekipleri olumsuz etkileyebilir. Bunlar genelde iyi başlangıç yapanlar olur. Ama, bazen aralar sakatlık problemi yaşayan, yeni transferleri takıma adapte etmeye çalışan takımların işine yarar. Bu nedenle işi abartmamak lazım! Milli maçlar sonuçta oynanmak zorunda… -
G.Birliği'ni nasıl etkiler bu durum?
-
Gençlerbirliği sezona iyi hazırlanmış,
bu belli oluyor.
Ancak, o kadar fazla oyuncu sirkülasyonu oldu ki, bu konu mutlaka masaya yatırılmalı. Kulüpte ciddi bir transfer politikası yanlışı var.
Bir kulüpte
40 oyuncuyu kapsayan gelişgidiş trafiği olur mu?
14 yeni oyuncuyu kadrolarına katarken,
26 futbolcuya yol verdiler. Peki, şimdi soruyorum
Djalma Campos'un ya da
El Kabir'in yeri doldu mu? Kuşkuluyum… Fazla adam almakla iş bitmez. İsabetli transferler yapmak gerekir. Keşke geçen sezonki kadrolarını koruyup deve dişi gibi
3- 4 yeni isim transfer etselerdi. Bu noktada bir sıkıntı var.
-
Osmanlıspor'u da anlatır mısınız?
-Bu kulüpte durum farklı… Hem ligde, hem de
Avrupa'da mücadele ediyorlar.
Gruplara kalma başarısını gösterdiler.
Şimdi fazla maç oynayacaklar!
Bu nedenle rotasyon uygulayabilecekleri geniş bir kadroya gereksinimleri olduğu ortada.
9 oyuncu alıp,
11 ismi gönderdiler.
Geçen sezonki başarılı kadrolarını bozmadılar.
Ndiaye,
Pinto,
Umar, Lawal, Delarge, Rusescu gibi önemli isimler duruyor. Alınanlar arasında
Karcemarskas,
Adam Maher, Diabate, Engin Bekdemir, Koray Altınay gibi isimler de var. Transfer yöntemlerini bu sene de aynen uyguluyorlar.
-Biraz başka branşlara bakalım mı?
-Bugün hentbolden de söz edeceğim…
Ankara bir zamanlar hem erkekler, hem de bayanlarda hentbolün kalesiydi. Erkekler de bu kayboldu!
Bayanlarda da
Yenimahalle Belediyesi'nin son yıllardaki çıkışı sayesinde
sesi yeniden duyulmaya başladı.
Y.Mahalle'yi Ardeşen karşısında izledim;
Süper Kupa maçında… İtiraf edeyim ki, bu spora önemli katkıları olan biri olarak çok üzüldüm.
Yeliz ve
1- 2 hentbolcü dışında, iki takımda da sürekli yabancı oyuncuları görmek içimi acıttı.
Sanki başka ülkede oynanıyordu maç!..
Çılgınlaşan yabancı transferinin, zaten hızlı bir düşüşte olan
Türk Hentbolü'nü, bir süre sonra tamamen yok edeceği endişesini yaşamaya başladım.
Federasyon yanlış yolda… Yakında
Milli takıma çağıracak isim bulamazlar!
