Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki'nin projelendirdiği ve Karabük, Kastamonu'nun orman köylerinden satın alınan çatı evleriyle de 500 dönüm arazi üzerine kurulan açık hava müzesi Altınköy, bugünlerde havaların ısınmasıyla birlikte hiç olmadığı kadar canlı. Tüm müzeler gibi Pazartesi günleri kapalı olan ve haftanın altı günü Ankaralı ve Ankara dışından ziyaretçilerinin yoğun bir gösterdiği Açık hava Müzesi'ne bu yıl Mart ayından itibaren 41 bin 258 kişi ziyaretçi geldi. Geçtiğimiz yıl 100 bin kişinin ziyaret ettiği Altınköy Açık hava Müzesi, camisi, çamaşırhanesi, okulu, bakkalı, köy evleri, yel ve su değirmeni, asma köprüsü, köy kahvesi ile geleneksel bir köyde kendilerini buluyor. Altındağ Belediyesi'nin 100 yıl öncesinin köy hayatını Ankaralıların ayağına getirdiği Altınköy projesi Türkiye'nin dört bir yanındaki kaybolmaya yüz tutmuş el sanatları ve mesleklerine ev sahipliği yapıyor. Türkiye'de kaybolmaya yüz tutmuş veya artık yaşatılmayan meslekler için ustaların köy köy araştırmalarla ustalarına ulaşılarak 9 günlük periyotlarda Altınköy'de misafir ediliyorlar. Bu periyotlarda ustalar kaybolmaya yüz tutmuş, unutulan bu mesleklerini daha geniş bir kitleye duyurarak daha fazla tanınır hale geliyorlar. Altınköy'e gelen ziyaretçiler ise bu ustaların yaşadığı bölgelere gitmeden diğer yörelerdeki kaybolmaya yüz tutmuş el sanatlarını, zanaatlarını ve zanaatkarlarını görme şansını ulaşıyorlar.
'BEZ BEBEKLER YÜZDE YÜZ DOĞAL'
Ablak (Bez Bebek Sanat çısı): Müftülerin söylediğine
göre Hz. Fatma anamızın
bile yaptığı el sanatıdır bu.
Osmanlı kültüründe de yeri
vardır yine aynı şekilde.
Ben Kayseri Soğanlı'dan
geliyorum. Keşke oyuncak
bebekleri laboratuvarlara
soksalar. Bez bebekler
yüzde yüz doğal. Ama
oyuncak bebekler hem
kansorejen içeriyor hem
de mesleğimizin kaybolmasına
yol açıyor.
UNESCO ÜNVANLI TEK ÇİLİNGİR
Hüseyin Şahin Özdemir (Çilingir): Bizim Osmanlı döneminde kilitlerin yapımcılarına çilingir adı verilirdi. Biz zaman zaman UNESCO'nun sit alanı ilan ederek koruma altına aldığı bölgelerdeki restorasyon aşamasında kullanılan kilit, kulup, bayan-erkek tokmağı, kapı mandalı, kapı menteşesi, kabara çivisi gibi bir ahşap kapıda metal olarak ne gerekiyorsa sıcakta döverek orijinalini yapıyoruz. Bizim atölyemiz Safranbolu'daki asırlar önce kurulan 1796 tarihli demirciler çarşısında. O zamanlardaki ustalarımız ne yaptıysa biz de o orijinal ürünleri yapıyoruz. Restore edilecek tarihi evlerin, konakların restoresini orijinal yapabildiğimiz için de bize geliyor. Bu sebeple de Türkiye'de bu işi yapan tek UNESCO unvanlı ustayım.