Eleştiri değil bu.
Yapılan resmen hainlik…
Zaman gazetesi hemen her gün, Cumhurbaşkanlığı sarayı ile ilgili 'algı' kampanyası yapıyor.
İsrail uşağı Sözcü de öyle.
Zaten fıtratları bir…
Erdoğan'ı kum torbası yaptılar…
Önüne gelen yumruk atıyor.
Ama millet sabırlı.
Hesap soracağı günü bekliyor.
Yani seçimi…
Mimarlar Odası, sarayla ilgili Vatikan'a 'utanç dolu' bir mektup yazdı.
Papa'ya 'Saraya gitme' dedi.
Bu hainlik değil de nedir?

İsraftan söz ediyorlar…
Türkiye Cumhuriyeti'ni küçük belledi zibidiler…
Zaten onlar "Küçük olsun bizim olsun" derdindeler.
Ama Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir.
Ona saray da yakışır, uçak da…
Bu kimseyi ilgilendirmez…
Hele düşmanları hiç…
Kimseden para dilenmedik.
Buralara 70 sente muhtaç bir Türkiye'den geldik…
O saray da gururumuzdur.
Büyük devlete yakışır bir bina oldu.

Ancak her şeye maydanoz olan Mimarlar Odası'nın sarayla ilgili hainliği unutulacak gibi değil.
Bir de Papa'ya akıl vermeye kalktılar.
Vatikan'a gönderdikleri mektupta, Papa'dan Cumhurbaşkanlığı sarayına gitmemesini istediler…
Haşhaşiler de dünya basınına saray aleyhinde her gün yazılar yazdırıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise hepsine 'riv riv' diyerek kemençe çalıyor.
Erdoğan'ı halk seçti.
O saray da Erdoğan da halkındır.
Gerisi hikaye…

Nitekim Papa, Mimarlar Odası'nın mektubunu köpürten Hürriyet'e, gereken cevabı verdi.
Papa Françesco, "Görüşme için Türk yetkililer nereyi belirlediyse oraya gidilecek.
Yani nereye gitmem gerekiyorsa oraya gideceğim.
Bunun üzerine söylenecek bir söz yok" diye kestirip attı.
Mimarlar Odası'nın bu aşağılık mektubu ise tarihe hainliklerinin tescili olarak geçti.

Bu hainler sadece Cumhurbaşkanlığı sarayına değil üçüncü havaalanına, üçüncü köprüye, Kanal İstanbul'a, hatta şu ana kadar 60 milyona yakın yolcu taşıyan Marmaray'a da karşı çıktı.
Yani millet için yapılan her güzelliğe karşıdır bu şerefsizler.