Bu
yıl geleneksel seramoniyi başlatma onuru İtalyan üstat Bernardo Bertolucci'ye verildi: "Cannes Film Festivali'nin açılışını ilan ediyorum!" Geçen çarşamba akşamı festival merkezindeki şahane Grand Lumier salonunda yapılan açılışa tekerlekli sandalyesiyle gelen 71 yaşındaki sinemacı sahneden Onur Ödülü'yle uğurlandı. "Artık zamanı gelmişti," kıvamındaki esprili sitemi ise anlaşılabilir. Zamanında Altın Palmiye jürisine başkanlık yapmışlığı, arada
Çalınmış Güzellik gibi filmleriyle yarışmışlığı varsa da Cannes'da büyük ödülü hiç kazanamadı. Cannes'da hava sıcak, gündem hayli hararetli.
Kung Fu Panda 2'nin tanıtımı için gelen Dustin Hoffman'ın 'özel' basın toplantısında soruma yanıt verdiği gibi "Cannes'da insana huzur yok!" Gerçi meşhur Carlton Hotel'deki toplantıda şampanya ikramı eşliğinde buluştuğumuz Angelina Jolie ve Jack Black'in çocukken en sevdiği çizgi filmleri konuşmanın 'gayri ciddi' hoşlukları da var. (Meraklısı için sırasıyla
Korkusuz Fil Dumbo ve
Alaaddin). Ne de olsa festivalin 'resmi' bölümü dışında yer alan bu tanıtım faaliyetleri Altın Palmiye ve yan bölümlerdeki filmlerin sanat kaygısından hayli uzak, ticari hedeflere kilitlenmiş durumda. Festivalin yenilikçi ve yaratıcı sinemayı yücelten gerçek misyonunda ise Robert de Niro'nun başkanlığını yaptığı jüri üyelerini zor zamanlar bekliyor. Siz bakmayın açılış gecesi kırmızı halıda salınan Uma Thurman'ın güzelliğine, jüri üyesi olarak görevini hayli ciddiye aldığını, bu sorumlulık altında ezilmemek için çabalayacağını açıkladı bile. İki kadın yönetmenin güçlü ve tartışılır filmleriyle açılan yarışmada ise birbirinden iddialı 20 film var. Bizi Cannes'ın 'gediklisi' yapan Nuri Bilge Ceylan'ın ana yarışmada olması şanıyla ülke sinemalarının tanıtım yeri olan Uluslararası Köy'deki standımız bir başka ilgi görüyor. Merakla beklenen
Bir Zamanlar Anadolu'da yarışmayı kapatacak son film olarak 21 Mayıs'ta gösterilecek ama ekibin çoğu satış ve tanıtım için burada. Ceylan, senarist ve oyuncusu Ercan Kesal, başrol oyuncusu Muhammed Uzuner, Yılmaz Erdoğan ve yapımcı Zeynep Özbatur Atakan standımızı buluşma mekanı olarak kullanıyorlar.
KIRMIZI HALI
Büyük festivaller arasında, örneğin Berlin'in aksine halkın katılımıyla işi olmayan, filmleri dünya medyası ve sinema endüstrisi için gösteren Cannes'ın telaşı başka hiçbir yere benzemiyor. Festivalin bu ilk günlerinde iki film, bir basın toplantısı arası koşturmak gazetecilerin kaderi. Niyetiniz filmlerden gayri festival havasını soluklanmaksa panayır benzeri kıyı caddesi La Croisette'de yürümek lazım. Yol boyunca gözümüze çarpanlara takılmamak imkansız. Zamanında Euro Disney'e karşı direnen ve bunu Amerikan kültürünün istilası olarak niteleyen Fransızlar için artık durum farklı. Henüz gemiler sahile yanaşmadı ama
Karayip Korsanları'nın en yeni macerası için dev afişler binaları kaplamış, Johnny Depp ve Penelope Cruz'un gelişi için nefesler tutulmuş durumda. Arada
Terminatör veya
Kung Fu Panda misali Hollywood 'serilerinin' devam filmlerinin tanıtımı da her yerde. Caddelerdeki çılgın kalabalık içinde kolunuzun jüri üyesi yakışıklı İngiliz aktör Jude Law'a çarpma olasılığı pek yoksa da binlerce insanın akın ettiği Cannes caddelerinin atmosferi yeterince renkli. Zaten ortalık bir film seti gibi. Kırmızı halı önündeki çılgın hareketlilik Brad Pitt, Angelina Jolie, Antonio Banderas veya Sean Penn gibi her an boy gösterebilecek starlar için volta atan kalabalığın sabırla bekleyişi, şaşırtmasın. Cannes manzaraları arasında caddede akan kalabalığa öncelik vererek ilerlemeye çalışan son model üstü açık arabalar, markalı bavullarla cebelleşen lüks otel kapıcıları, şık ve pahalı giysileri içindeki sahiplerinin peşinde sürüklenirken insanların adımları altında ezilmemeyi başaran minicik köpekler, smokinli sokak fotoğrafçıları arasında yol bulmak kolay değil. Bu görünen 'şamatanın' ardında malum, milyonlarca dolar el değiştiriyor ve lüks otellerin lobileri veya toplantı kapılarının ardında 'ciddi' işler konuşuluyor. Kentin geneline hakim olan karnaval ortamı bu parlak imaj pazarındaki zorlu mücadeleyi gözlerden uzak tutuyor. Bu yıl festivalin Film Pazarı'nda olumlu gelişmeler yani krizden çıkış sinyalleri varmış. Yapımcısı ve dağıtımcısı, endüstriden 10 bin kişinin katılımı bekleniyor. Doğrusu
Ölümcül Tarantula veya
Süründüren Cazibe kıvamındaki B tipi, doğrudan DVD'ye layık görülen filmlerin satıldığı bölümler gayet eğlenceli; dedik ya herkese göre bir Cannes eğlencesi var!