Geçen
yıl Avrupa Futbol Şampiyonası için Ukrayna'nın başkenti Kiev'e gittiğimde, haziran ayıydı ve her yer buram buram ıhlamur kokuyordu. Bu yemyeşil, ıhlamur ağaçlarıyla çevrili şehre Puşkin'in gözünden de bakmış, mutlu olmuştum. 10 gündür Taksim Gezi Parkı'nda yaşananları takip ederken de aklıma hep 19. yüzyıl Rus şairi Puşkin'in "Bazı parklar şehrin içindedir, Kiev'de şehir, parkların içinde..." sözleri geldi. Aslında yalnız Kiev de değil. Londra'da Hyde Park, Amsterdam'da Vondelpark, Tokyo'da Ueno Park, New York'ta Central Park, Berlin'de Tiergarten ve diğerleri... Şehrin içinde, şehirlilerin nefes aldıkları alanlar olarak korunuyor. Taksim'deki Gezi Parkı da ıhlamur ve çınar ağaçlarıyla çevrili, yemyeşil bir alan. Çevre kuruluşlarının isteği de parkın yeşil alan olarak korunabilmesi:
Deniz Ataç (TEMA Başkanı): "Şehirde yaşayanlar, kendi yarattıkları, ama doğalarına uygun olmayan yaşam koşullarından bunaldı. Bazı ülkelerde, toprakta antidepresan kalıntıları bile bulundu. İnsanın psikolojisinin dengede tutulabilmesi için doğa, önemli bir etken. İstanbul'un merkezinde yaşayanlar da yeşile ulaşamıyor. Otoyol kenarlarında iyi işler yapıldı, ama bu yeterli değil. İstanbul'da Türkiye'nin her bölgesinden insan yaşıyor. Kendi memleketlerinde de doğa zarar görüyor. Bütün bu tepki, Gezi Parkı'nda birleşti. Başbakan Erdoğan yarının çocuklarını, gençlerini düşünüyorsa, çocuklar için yeşil ve doğaya da ihtiyaç var."
Güneşin Aydemir (Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği): "Sürdürülebilir bir dünya için çalışıyoruz. Doğal kaynakları ve doğanın korunması gerekir. Toplum da bunu istiyor. Bu hareket de bunun göstergesi."
Engin Yılmaz: (Doğa Derneği): "Doğayı yaşatmak, yalnızca ağaç dikmekle mümkün değil. Doğa; toprağı suya, ağaçları göğe ve insanları birbirine bağlayan iyiliğe dayalı ilişkiler ağı. Bu nedenle doğayı korumanın yolu, her şeyden önce iyiliğe dayalı ilişkileri çoğaltmak olmalı. Bir elimiz doğayla savaşırken, öteki insanla barışamaz. Bir elimiz insanla savaşırken, öteki doğayı yaşatamaz. Doğanın, toplumun ve bireyin özgürleşmesi, birbirine sımsıkı bağlı. Biri eksildiğinde, öteki de kayboluyor. Bu nedenle artık insanı ve tüm canlıları aynı anda özgürleştiren, imeceye dayalı kültürleri çoğaltmak zorundayız. Doğa gibi. Gezi Parkı'nda yaşandığı gibi..."
Seferihisar'da sakin buluşma
Türkiye'nin
sakin şehir (cittaslow) başkenti Seferihisar, bu hafta sonu 27 ülkeden 167 sakin şehrin temsilcilerine evsahipliği yapıyor. Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, yılda bir kez yapılan Cittaslow Genel Kurulu'nun Türkiye'de düzenlenmesinin önemini vurguluyor: "ABD'den, Afrika'ya, Asya'dan Avrupa'ya bütün kıtalardan 150'den fazla belediye başkanının katılacağı genel kurul, çok renkli bir kültürler buluşması olacak. Programa İzmir'in EXPO 2020 adaylığı ve sunumlarını da ekledik. İzmir'de, Selçuk-Efes'te, İstanbul'da yapacağımız etkinliklerle misafirlere ülkemizin tanıtımını da yapacağız."