ÖZCAN DENİZ EBE ROLÜNDE
- Senaryo önünüze geldiğinde ne düşündünüz?
- A.A.T: Özcan Deniz bana hikayeyi anlattı. O kadar güzel anlattı ki Zeliş'i oynarken hayal edebildim kendimi. İnanılmaz heyecanlandım. - Ş.Ö: Benim projeye katılmam komik bir olayla gerçekleşti. Film için görüşeceğimiz gün Özcan Deniz'in kedileri doğum yaptı. Ofise gelemediği için ben evine gittim. Salona bir girdim, Özcan ebe rolündeydi. Kedisi kan revan içinde kucağında doğum yapıyordu. Acayip bir enerji vardı ortamda. O duygusallığıyla bana hikayeyi anlattı. O an yelkenleri indirdim yere. El sıkıştık.
ÖZCAN DENİZ'LE AYNI DİLİ KONUŞTUK
- Özcan Deniz'le çalışmak nasıldı?
- A.A.T.: Kendimi yönetmenime tamamen teslim ettim. Bir oyuncu için bu çok zor bir şey. Ama o da benim oyuncu cesaretim. Daha önce de çalıştık beraber. Kendimi her şeyimle ona emanet ettim. İlk sinema deneyimimdi. Özcan Bey kamera önünü de çok iyi bilen bir sanatçı. Kendisi de oyuncu. Sizi çok iyi anlıyor. Bu beni çok olumlu etkiledi. Hani 'mayası tuttu' derler ya. Aynı dilde konuşabildik.
YARGILAMAYA ÇALIŞAN AĞZININ PAYINI ALIR
- Kendinizi izlerken nasıl hissedersiniz?
- Ş.Ö.: Ben kendime karşı çok acımasızımdır. İzlerken kimsenin dikkat etmediği detaylara takılıyorum. Onlar benim sorumluluğumda. Hiçbir zaman mükemmel diye bir şey yok. Kova burcuyum. Yükselenim de Kova. Başkasını asla yargılamam ama kendimi yargılarım. Beni benden başka kimse yargılayamaz, ağzının payını veririm. Hâlâ filmi izlemedim mesela. İzleseydim, çok yargılayacaktım kendimi. En azından galada izleyeyim de, etrafımdaki insanlar "Oğlum, saçmalama" desinler.
- A.A.T.: Kendimi izlerken çok utanıyorum.
SEVİLMEK ÇOK GÜZEL BİR DUYGU
- Ünlülükle aranız nasıl?
- Ş.Ö.: "Nasıl oyuncu oluruz?" diyen gençlere "Oyuncu mu ünlü mü olmak istiyorsun?" diye soruyorum. Ben oyunculuk derdindeyim. Ünü hâlâ kafamda oturtamadım. Neysem oyum. Vapura, metroya binince haber yapıyorlar. Takmıyorum. Bir kulağımdan girip diğerinden çıkıyor. Seyircinin ilgisi farklı. Ondan memnunum. Ama bana "Fotoğraf çektirebilir miyiz?" dediklerinde hâlâ utanıyorum.
- A.A.T.: İnsanların sizi tanıması çok güzel. Sevilmek çok güzel bir duygu. Sevmeyi de seviyorum ama sevilmeyi hiçbir şeye değişmem. Akrep burcuyum, belki de ondan.
- Aşktaki kovalamaca peki?
- A.A.T.: Filmde Zarok kaçan, Zeliş kovalayan, tırmalayan. Zeliş hayalperest bir kız. Beyaz atlı prensini arıyor. Tesadüfen karşılaşıyor hayatının aşkıyla. Onu kaçırmamak için elinden geleni yapıyor.
- Ş.Ö.: Bence kovalamaca olmamalı ama oluyor. Ben o tarz oyunlara, kaçıp kovalamaya karşıyım.