Eylül, moda dünyasında yeni başlangıçların, kısa ömürlü bir aşk hikayesi gibi, bir mevsimlik değişimin müjdecisi. Artık yaz ruhunu geride bırakıp moda devlerinin bize sundukları koleksiyonlara göz atma zamanı.
FEMİNEN KIŞ
Sonbahar-kış koleksiyonlarında ilk karşımıza çıkan ayrımın, kadınsı ve erkeksi, ya da moda literatüründe sık sık duyduğumuz şekliyle 'feminen ve maskülen' stiller olması şaşırtıcı değil. Prada'nın efsanevi Jackie O. ruhuna bürünmüş pastel tonlardaki kadınsı tasarımları, Chanel'in burjuvanın gizemli çekiciliğini yeniden yazdığı etek ceket takımları ve Valentino'nun masalsı bol işlemeli elbiseleri sezonun feminen kimliğini temsil ediyor. Podyuma kucaklarında bebeklerle çıkan modellerin sunduğu Dolce & Gabbana ise anneliği yücelten tasarımları ve modasever anneleri bu oyunun bir parçası olmaya davet etmesiyle şüphesiz sezonun en eğlenceli markası. Louis Vuitton'da bizi büyüleyen ise ipek pantolonlar, geometrik kesim üstler ve koleksiyonun en büyük iddiası olan aksesuvarlar oluyor. Gucci'de geçen sezon kreatif direktör koltuğuna geçen ve yılların görkemli modaevine romantikbohem bir ruh aşılayan Alessandro Michele sayesinde, film karakterlerinin de sokaklara, hayata karıştığı bir sezon bizi bekliyor. Wes Anderson'ın
Tenenbaum Ailesi filminin setini andıran pop yakalı minik elbiseler, sportif-lüks takımlar, uzun fildişi tonlardaki paltolar sadece Gucci'de değil Tommy Hilfiger'dan Lacoste'a birçok markada bize yeni bir dünyanın kapısını açıyor. Bu yeni dünya, yıllardır film ve kitaplarla hafızalarımızda yer eden bir kalıbı da sarsıyor. Paris hala modanın başkenti olabilir; ama artık stil sahibi olmak için Fransa'ya gitmemize gerek yok. Brigitte Bardot'dan
Amélie filmindeki Audrey Tautou'ya, giyim kodlarını baştan yaratan Fransız kadınları bu sezon yerlerini New Yorklu hemcinslerine bırakıyor. Kitap kurdu görünümlü, bohem-şık akımının öncüsü simalarla sokak trendlerine imza atan Brooklyn ruhu, podyumları ele geçiriyor. Pilili İskoç etekler, renkli elbiseler ve yarı transparan gömlekler başrolde. İnce şifon detaylarla kış soğuğuna direnen Burberry'nin zarif koleksiyonu da bu akıma destek veriyor üstelik. Yine de şanslıyız; tasarımcılar yün etekler, trikolar, harika paltolarla bizi ısıtmayı ihmal etmiyor.
MODA RÜYASI
Madalyonun öteki yüzünde ise erkek takımları dikkat çekiyor. Pantolon ceketler Stella McCartney'den Boss podyumuna her yerde karşımızda. Siyah ve lacivert tonların hakimiyetindeki pantolon-ceket ikilisi kadar büyük beden mantolar da yine moda. Kırmızı cesur elbiseler, siyah ile beyazın uyum içinde olduğu tasarımlar, bohem şıklık olarak adlandırılan upuzun, püsküllerle süslü, işlemeli elbiseler ve romantik kadınsı tercihler... Yeni sezon her zevke, her ruha uygun seçeneklerle bizi bekliyor. Mevsimler değişiyor, hayat akıp geçiyor ve moda yine, küçük, eğlenceli bir kaçış olmayı başarıyor.