Podyumlarda başarıya ulaşmak için sadece 90-60-90'lık bir fizik yeterli değil. Popülariteniz olmazsa ne markalar, ne modaevleri peşinden koşuyor. Bu durumda da mankenlerden her dönem daha farklı şeyler bekleniyor.
Henüz 16 yaşında uluslararası şöhrete kavuşan 60'ların ünlü mankeni Twiggy için zayıf olması ve masum yüzü başarının kapılarını aralamasını sağlamıştı. 80'lerde Cindy Crawford, Claudia Schiffer ve Naomi Campbell gibi etine dolgun, güleryüzlü, rock starlarla flört eden süper modeller dönemiydi.
ŞÖHRETLİ ARKADAŞLAR YETMEZ
Onları aşırı cool Kate Moss izledi. 2010'lardan beri de hayatını tüm açıklığıyla sosyal medyada süren, yaşlarına uygun bir hayat yaşayan, gezen-dolaşan ve aşırı sosyal bir manken jenerasyonu var. Ancak mankenler için bu dönemin de sonu geldi. Artık sosyal olmanız, sürekli şöhretli isimlerle bir arada iletişime açık olmanız da markalar ve modaevleri için yeterli değil.
Feminizmin yükseldiği, siyasi tavırların ortaya rahatça döküldüğü, sosyal sorumluluk projelerinin arttığı ve sosyal medyanın bu kadar yaygın olarak kullanıldığı bir dönemde mankenlerin başarılı olabilmesi için kendilerine ait bir bakış açılarının bulunması gerekiyor.
Son dönemde dergiler ve markalar yavaş yavaş seslerini çıkarmaktan çekinmeyen bu fikir sahibi mankenlerin peşinde.
19'uncu yüzyılda mankenlerin ilk olarak ortaya çıktığı o dönemde bu işi seçen genç kızların konuşmaması tercih edilirmiş. 1920'de tasarımcı Paul Poiret'nin mankenlerine soru sormaya çalışan bir gazeteciye "Lütfen kızlarla konuşmaya çalışmayın, onları varmışlar gibi kabul etmeyin" demesi de şu anki bakışın ne kadar değiştiğinin bir göstergesi.
Mesela i-D ve Love dergisinin yeni kapaklarında Adwoa Aboah'ın bulunması bir rastlantı değil. 23 yaşındaki Gana asıllı İngiliz manken Aboah tam bir kadın hakları savunucusu olarak kabul ediliyor.
PRENS WILLIAM İLE ORTAK PROJE
Aboah, yıllardır kadınların sömürüldüğü söylenen moda dünyasının şu anki yıldızlarından biri olarak kabul ediliyor. Varlıklı ve moda endüstrisinde sayılan bir ailenin kızı olan Aboah'ın bundan iki yıl önce depresyonun pençesine düşmesi, intihar girişiminde bulunması da hem kariyerinin hem de hayatının değişmesini sağlamış. Gurls Talk isimli bir harekete imza atan Aboah, kadınların yaşadıkları psikolojik sorunlarla baş etmesine yardımcı olmaya çalışıyor. İngiltere Prensi William'ın Heads Together isimli vakfıyla da ortak projelere imza atıyor.
Ebonee Davis, son dönemde yıldızı en çok parlayan isimler arasında yer alıyor. TED Talk'ta moda endüstrisi üzerine yaptığı konuşma uzun süre konuşulan Davis, Instagram takipçileriyle evsizler, savaş gazileri ve sokaktaki çocuklar hakkında yaptığı çalışmaları düzenli olarak paylaşıyor. Amerikalı manken ayrıca mahallesindeki çocuklara okuma dersleri veriyor.
1987 doğumlu Cameron Rusell'ın TED Talk'ta yaptığı konuşma büyüleyiciydi. Özellikle gelecekte manken olmak isteyen genç kızlara verdiği öneriler günlerce sektör degilerinde yazıldı. Columbia Üniversitesi'nden mezun olan ve siyaset üzerine çalışan Russell genç kızların üretmek ve çalışmak konularına yoğunlaşması gerektiğini söyleyen ve kızlara yol gösteren sayısız toplantı ve seminere katılıyor.
Kadınları güçlendiriyor
İngiliz manken Leomie Anderson, LAPP The Brand ismini verdiği markasıyla tanınıyor. Markanın tasarımlarında kadınları öven, güçlendiren sloganlar kullanılıyor. Ürün satışlarından elde edilen paranın bir kısmı da kadın derneklerine bağışlanıyor. Anderson'ın kadınlar üzerine yaptığı çalışmalar bununla da sınırlı kalmıyor. Leomie Anderson the Project the Porpose isimli girişimi de kadınları güçlendirmeyi amaçlıyor..