Çin'in en büyük kentleri arasında yer alan Şangay'ın havalimanından dışarı adım attığınızda, atmosfer büyülüyor insanı. Kentin silueti, devasa binalar ve göletlerle bezenmiş. Finans, ticaret ve iş dünyasının kalbi burada atıyor. Huangpu Denizi, Şangay'ı Doğu Şangay ve Batı Şangay diye ikiye ayırıyor. Doğu Şangay'da yaşam çok pahalı. Şangay'da dolaşırken, 1 Mayıs-31 Ekim 2010 arasında yapılacak EXPO 2010 Şangay billbordlarına gözümüz ilişiyor. 220 ülkenin katılacağı fuara neredeyse Türkiye'nin nüfusu kadar insan geleceğini öğreniyoruz. Dijital bilboard'dan da fuara 236 gün kaldığını görüyoruz. Ardından Jiazui bölgesinde, yüzde 10'u Genertec Holding'e ait 'altın bina' anlamına gelen 'Jin Mao Tower'a çıkıyoruz. Kente tam 88 kat yukarıdan yani 420.5 metre yüksekten baktığımızda, Huangpu Denizi'ndeki gemiler, maket gibi görünüyor. 1990'da yapılan bina, Şangay'ın ilk en yüksek binası özelliğini taşıyor aynı zamanda.
'ÇİN BİR FIRSATLAR ÜLKESİ'
DIŞ Ekonomik İlişkiler Kurulu Türk-Çin İş Konseyi Başkan Yardımcısı Necati Abacıoğlu'yla Pekin'de karşılaşıyoruz. Kendisini "Doğru Türk ile doğru Çinli'yi buluşturan kişi" diye tanımlayan Abacıoğlu anlatıyor: "Çin deyince akla nedense oyuncak geliyor. Dünya standartlarında mal üretiliyor burada ve daha ucuz. Burayı fırsat ülkesi olarak düşünmek lazım."
YARIN: 431 km hızla giden uçak konforundaki trenler.