Tunus'un
muhafazakâr hükümetinin en sert eleştiren muhalif liderlerden 47 yaşındaki avukat Şükrü Belıyd, dün evinden çıkarken başından ve göğsünden defalarca vurularak öldürüldü. Bu gelişme üzerine, ülke karışırken hükümet düştü. Bir grup solcu partinin koalisyonundan oluşan Demokrat Yurtseverler Partisi'nin Genel Sekreteri Belıyd'ın ölümü, Diktatör Zeynel Abidin Bin Ali'nin 2 yıl önce devrilmesinden sonra en büyük siyasi kriz oldu. Tunus Cumhurbaşkanı Moncef Marzuki, suikastı tüm Tunuslulara karşı yapılan bir tehdit olarak değerlendirdi. Tunus Başbakanı Hammadi el- Cibali ise Belıyd'a düzenlenen saldırıyı, ülkenin güvenlik ve istikrarını hedef alan bir suç olarak niteledi. Bu açıklamayla yetinmeyen Cibali, bakanlar kurulunu feshetti ve küçük bir teknokratlar hükümeti kuracağını açıkladı. Tunus Kurucu Meclis Başkan Yardımcısı Mahraziye el-Ubeydi, "Sükrü Belıyd'a suikast düzenleyenler, Tunus'un demokratikleşme hayallerine suikast düzenledi" dedi. Nahda Partisi ise 'organize suikastın' aydınlatılması çağrısında bulundu.
SALDIRIDAN SONRA SOKAKLARA DÖKÜLDÜLER
Muhalefet lideri Şükrü Belıyd'ın suikastla öldürülmesinden sonra Tunus'ta sokağa dökülen binlerce kişi, hükümet karşıtı sloganlar attı. Polis protestocuları dağıtabilmek için gözyaşartıcı bomba kullandı.