Lüksemburg'da ortaya çıkan dinleme ve yolsuzluk skandalları, Jean-Claude Juncker'e 1995 yılından beri yürüttüğü başbakanlık görevini bıraktırdı. Başbakan Juncker, koalisyon ortağı Sosyalist Parti'nin de hükümetten desteğini çektiğini açıklamasının ardından istifasını vererek seçimlerin yenilenmesi talebinde bulundu. Lüksemburg istihbarat servisi SREL'in, politikacıları gayri meşru yollarla dinlediğini ve yolsuzluklara karıştığını ortaya koyan bir raporun ardından görevini bırakan Jean-Claude Juncker, parlamentoda 2 saatlik bir istifa konuşması yaptı. İstihbarat servislerini yakından denetlemeyi en önemli görevi olarak görmediğini itiraf eden 58 yaşındaki politikacı "Umarım Lüksemburg, en önemli görevi istihbarat servislerini denetlemek olan bir başbakan seçmek zorunda kalmaz" dedi. "Hükümetin istifasından başka bir seçenek yok. Çoğunluk erken seçimden yana" diyen Juncker, ekim ayında gerçekleşmesi beklenen erken seçimlerde aday olup olmayacağına dair bir açıklama yapmadı. Lüksemburg, Avrupa'nın hayat standartları en yüksek ve siyasal açıdan en istikrarlı ülkelerinden biri olarak biliniyor.
