Bütün dünyanın merakla beklediği, Birleşmiş Milletler (BM) denetçilerinin Suriye'deki çalışmalarının sonucunu oluşturan rapor, dün nihayet BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'a sunuldu. Raporda, Şam'ın Doğu Guta bölgesinde geçtiğimiz 21 Ağustos günü düzenlenen saldırıda kimyasal silah kullanıldığına dair "net ve ikna edici" kanıtların bulunduğu vurgulandı. 14 ayrı bölgede ayrıntılı araştırmaların yapıldığı kaydedilerek, toplanan kanıtların, yerden yere füzelerin ve sarin gazının kullanıldığını gösterdiği vurgulandı. Denetçi heyetinin başkanlığını yapan Paulo Sergio Pinheiro, dün Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında, kanıtların toplamanın güçlüğünden söz ederek, "Saldırıların kim tarafından düzenlendiğiyle ilgili çabuk bir karara varmak imkânsız" ifadelerini kullandı. Raporda, iç savaşta 'nispeten büyük miktarda' kimyasal silah kullanıldığı belirtilirken, "Kimyasal silahtan siviller ve çocuklar da etkilenmiştir. Toplanan çevresel, kimyasal ve tıbbi örnekler, Guta'daki Tarma, Moadamiye ve Zamalka bölgelerinde, sarin gazı içeren karadan karaya roketlerin kullanıldığına dair açık ve ikna edici deliller sunmaktadır" denildi.
'Ahlaki Sorumluluk'
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ise saldırının faillerini belirleyip yargı önüne çıkarmanın uluslararası toplumun ahlaki sorumluluğu olduğunu belirtti. Bank- Ki moon, "Kimyasal silah kullanmanın yasal sonuçları olmalıdır. Konvansiyonel silahlarla işlenen suçlar da cezadan muaf olmamalı" dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye krizinin çözümünde Türkiye'nin büyük bir rol oynadığını kaydetti. Lavrov Türkiye'nin çözüm arayışlarına katılması gerektiğini de ifade et
Türk diplomat çözüm sürecinde kilit rol oynayacak
ABD
ve Rusya'nın Esad rejiminin elindeki kimyasal silahların teslim alınması konusunda anlaşmaya varmasının ardından gözler bir Türk diplomata çevrildi. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü Genel Müdürü Ahmet Üzümcü'nün liderliğindeki bir heyet kimyasal silahların teslim edilmesi esnasında izlenecek yol haritasını belirleme konusunda kilit bir rol oynayacak. Üzümcü'yü zorlu bir süreç beklediğini söyleyen yabancı basın, deneyimli diplomatı "Türk dışişlerinin önemli bir ismi" olarak tanımlıyor.
Muhalifler 1000'e bölünmüş
IHS
Jane's adlı uluslararası analiz şirketinin yayınladığı araştırma raporuna göre Suriye'de Beşar Esad'a karşı savaşan ve sayıları 100 bini bulan muhalifler yaklaşık 1000 farklı gruba bölünmüş durumda. Muhaliflerden 10 bini El Kaide'yle birlikte savaşırken, 30-35 bini uluslararası bir hedeften ziyade sadece 'Suriye'yi kurtarmak' için mücadele veriyor. İngiliz Telegraph gazetesinin yayınladığı analize göre 30 bin muhalif ise daha ılımlı bir ideolojiye sahipken geri kalan ufak gruplar da 'laik ve milliyetçi gruplara bağlı'. Telegraph gazetesi bu grupların ancak üçte birlik bölümünün İngiltere için 'makbul' kabul edilebilecek durumda olduğunu, bu oranın ABD için daha da düşük olduğunu yazdı.