Anketlere göre, AfD'nin üçüncü parti olması, ilk iki partinin koalisyon oluşturması durumunda aşırı sağcıların ana muhalefet koltuğuna oturması anlamına gelecek...
Almanya İkinci Dünya Savaşı'ndan sonraki demokrasi tarihinde aşırı sağcı hiçbir partinin AfD kadar büyük bir kitleye erişerek oy potansiyalini genişletemediği yorumu yapılıyor. Kuruluşundan sadece 4 yıl sonra, 13 eyalette yapılan meclis seçimlerinde meclise girmeyi başaran AfD'nin seçimlerden kısa süre önceye kadar üçüncü parti olmasına kesin gözüyle bakılıyordu.
ANAMUHALEFET OLACAKLAR!
Ancak son anketlere göre AfD, üçüncü parti olmak için Alman Yeşiller Partisi, Hür Demokratik Parti ve Sol Parti, üçüncü parti olmak içinde kıyasıya bir yarış içinde. Almanya'da bu seçimlere katılacak 61,5 milyon seçmen bulunuyor. 2013 yılında düzenlenen genel seçimde seçime katılım oranı yüzde 71.5, 2009 yılında ise 70.8 olmuştu.
MÜSLÜMAN MÜLTECİLER ÜZERİNDEN SİYASET YAPTILAR
Kurulduğu 2013 yılında Avrupa ve Euro politikaları karşıtı bir politika izlemeyi seçen AfD, 2015 yılında yüz binlerce mültecinin ülkeye akın etmesinin sonucunda Alman halkı içinde oluşan 'yabancı tepkisini' politik amaçlarına uygun olarak değerlendirmesini iyi bildi.
Partinin kurucusu ve ılımlı görüşleriyle bilinen Bernd Lucke'nin yaklaşık 2 bin destekçisiyle partiyi terk etmesiyle partiye aşırı sağcı politikalarıyla yön veren Frauke Petry, göçmen ve İslam karşıtı tonunu artırarak Alman halkı içinde göçmenlerden rahatsız kitleye kolaylıkla ulaştı.
AŞIRI SAĞCILAR ANA MUHALEFET OLABİLİR
Birinci olması beklenen CDU ve ikinci olması beklenen SPD'nin tekrar bir koalisyon kurması ve AfD'nin bu partilerin ardından üçüncü olması, Almanya'da aşırı sağcı bir partinin ana muhalefet partisi koltuğuna oturabileceği anlamına geliyor.
İşte Merkel yönetimini rahatsız eden SABAH AVRUPA manşetleri