Son günlerde birçok kurum ve kuruluş özel güvenlik görevlilerine gereksinim duydu.
Hatta ve hatta bu özel güvenlik görevlileri bir çok askeri kurumda da görev almaya başladı. "Yani askeri kurumu, kahraman Türk askerini özel güvenlik mi koruyor" diyordu geçen gün Ankara Orduevi girişinde bir nenecik!
Bende şaşkınlıkla izledim durdum.
Geçenlerde Menemen Askerlik Şubesi'nde bir işimiz oldu, arkadaşla gittik.
Orada da özel güvenlik var. Çok enteresan bir iletişim oldu. Daha doğrusu iletişimsizlik oldu...
Görevli sanki sokakta yol kesen gibi davranıyordu.
İnanamadım, bu güne değin alışmışım asker ailesi olarak zarif davranışlara.
Akşam da bir büyük AVM'ye alışverişe gittik. Aman tanrım ne muamele, ne muamele!
Akıllara ziyan resmen...
-Çantayı bırak, telefonu kutuya koy!
Pes dedim pes yani! Ben bunları düşünürken telefon çaldı. Sevgili okurum Ayfer Yenigün arıyor. _ Hülya hanım nedir bu özel güvenlik görevlilerinden çektiğimiz. İnsanı çocuk paylar gibi azarlıyorlar; diyor. Çok ama çok dertliydi okurum.
Haksız da değildi.
Gün boyu bir çoğumuzun yaşadığı sorunlardı. Bir okurum da elektronik posta yollamış.
Metrolardaki güvenlik görevlilerin kaba saba davranışları için.
Güvenlik tabii çok önemli ama. İletişim kurmanın da bir dili var. Güvenlik görevlilerine eğitim verilirken sanıyorum bu atlanıyor.
Kurumsal protokol eğitimi yarım yamalak veriliyor ki bu kadar çok şikayet söz konusu. Genel görgü kuralları ve nezaket diye eskiden sosyoloji dersinde, liselerde genel bilgiler verilirdi. Galiba artık müfredattta yok bunlar, nezaketsizlik diz boyu yürüdü de koşmaya başladı. Güvenlik görevlisi yetiştiren kursların bu satırları okumasını isterim. Umarım aktarımlarımı değerlendirirler. Sevgili okurlarım günleriniz nezaket içinde huzurla geçsin!