Bendeniz,
Cin Ali kuşağındanım... Şimdiki çocuklara anlatsanız,
'taş devri' gibi gelir, akılları almaz. Ama güzel günlerdi. Çünkü... Teknoloji çağının çok gerisindeki o zamanlarda, sokakta hayat vardı. Cin Ali'nin maceraları da hep dışarıdaydı. Sürekli topu tutar ya da atar, topacını çevirir durur, bahçede oynardı. Cin Ali çağının çocukları bizler de farklı değildik. Siyah şeritli o plastik topların peşinde tüm gün koşar, annelerimizin akşam olduğunu haber vermesiyle ancak içeri girerdik. Ne bitmek bilmez enerjiydi, haliyle kimsede kilo sorunu yoktu. Obezite filan bilinmiyordu zaten. Tıpkı bizim kupkuru çizgi karakterimiz Cin Ali gibi ipinceydik hepimiz. Sayesinde okumayı sökerken, sokaktaki çocukluğun özgürlüğünü de doyasıya tatmıştık. Gel zaman git zaman çok şey değişti. Cin Ali çoktan unutuldu. Önce televizyonlar hayatımıza girdi, sonrası da film şeridi gibi akıp gitti. Bir baktık siyah-beyaz televizyonlar renklendi, kanal sayısı arttı. TV'ler büyüdü, küçüldü, avuca, cebe girdi, yetmedi akıl küpüne dönüştü. Hızına yetişemediğimiz teknolojiyle kolaylaşan hayat dört duvarın arasına tutsak edildi. Biz çocukken eve girmezdik, şimdi dışarı çıkan yok. O koskoca dünya dokunmatik ekranlara sığdığından beri çocukları başından kaldırabilene aşk olsun.
"Kalk oğlum", "Haydi bırak kızım..." İstediğini söyle nafile, öyle bir müptelalık ki bırakılamıyor. Akıllı teknoloji devrinin çocukları ekran başında oturdukça şişiyor. Sağlık Bakanlığı'na göre 5-14 yaş arasındakilerde obezite yüzde 10'lara ulaşmış. Yani 10 çocuktan biri aşırı kilolu. Hareketten uzaklaşıp küçük bedenler ağırlaştıkça, kronik rahatsızlıklar da peşi sıra geliyor. Anlayacağınız gidiş iyi değil. Neyse ki çocuk hala çocuk, çizgi karakterlere gülüyor, masalları sıkılsalar da dinleyebiliyor. Gediz Üniversitesi ve İzmir İl Halk Sağlığı Müdürlüğü,
Nasreddin Hoca ve
Keloğlan'la onları hareketli ve sağlıklı yaşama çekmeyi amaçlıyor. Milli kahramanlarımızın karikatürleriyle eğlenceli nasihatlerinin olacağı kitapçıklar basılıp ilkokullara dağıtılacak. Cin Ali'nin bize yaptığını dilerim Keloğlan'la Nasreddin Hoca da şimdiki çocuklara yapar. Bu projenin mimarı Gediz Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Zülfükar Bayraktar ile Halk Sağlığı İl Müdürü Doç. Dr.
Mustafa Tözün'e gönül dolusu teşekkürler...