İzmir'in en önemli semtlerinden Mavişehir, Çiğli AOSB, Bostanlı ve çevresi için 3 bilim adamının 2002 yılında hazırladığı rapor, b.üyük ses getirdi. Egeli Sabah'ın ortaya koyduğu gerçekleri değerlendiren Mavişehirli vatandaşlar, ikilemde kaldı. 2002 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik, İnşaat ve Jeoloji Mühendislikleri'nde görevli 3 bilim adamının zemin ile ilgili raporları doğru düzgün incelenmeden rafa kaldırıldı. Aradan geçen 12 yıllık sürede ise depreme önlem olarak hiçbir şey yapılmadı. Aksine yüksek katlı binaların sayılarında anormal bir artış görüldü. Alt yapı yetersizliği nedeniyle sık sık taşan deniz suyu için İZSU'nun hazırlattığı rapor doğrultusunda 1995 yılında oturulmaya başlanan Mavişehir'de 19 yıllık süre boyunca binalarda 50 ile 100 santimetre arasında oturmaların olduğu ortaya çıktı.
OYNAMALAR OLDU
Mavişehir'in ilk sakinlerinden olan ve 1995 yılından itibaren konutlarda yaşayan Mavişehir muhtarı Gürol Küçükgörür, "Bu binaların sağlam olduğunu düşünüyorum fakat zeminin durumu ortada" dedi. "Mavişehir ve Bostanlı bölgesi dolgu zemin" diyen muhtar Küçükgörür, "Mavişehirdeki binaların, deprem sırasında yıkılması diye bir şey bence söz konusu değil ama zemin sağlam olmadığı için nasıl ayakta kalır binalar bilemiyorum. Mavişehir 1. Etap'ta blok binaların arasında bulunan villalar var. Bu villalarda zamanla 10-15 santimetrelik oynamalar oldu. Kimisi yükseldi, kimisi oturdu. Artık Mavişehir bölgesi yüksek katlı binaları kaldıramaz. Böyle bir bölge Avrupa'da olsa bu kadar yüksek katlı binaya izin vermezler. Bu binalar 1994 yılında bitti, 1995 yılında oturuma açıldı. Yani bu binaların temelleri 88-89 yılındaki İnşaat teknolojisi ile yapıldı" dedi. Bölge zemini ile ilgili olarak gürüş almak istediğimiz Mavişehir Toplu Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yücelten, çevre sakinlerinden tepki toplamamak için açıklama yapmadı. Mavişehir sakini Nermin Utku ise, "Zeminin altının dolgu olduğunu biliyoruz. Bizler Mavişehir sakinleri olarak, binalarımızın sağlam olduğuna inanıyoruz. Deprem olursa yapacak bir şey yok. Bu bölge sazlıktı, nasıl bir zemin olduğunu biliyorum" dedi. Mavişehir'de esnaflık yapan Sertan Atabay ise, "17 yıldır burada esnafım. Açıkçası bir olumsuzluk görmedim. Ama bloklarda yaşayanlar sallandıklarını söylüyor" dedi. Atakent mahallesi muhtarı Mine Kavaklı da, "Mavişehir'in geçmişini biliyorum. Eskiden bataklıktı. Ama ben orada oturmak istemem. Çünkü kafamda en ufak bir şüphe bile taşımak istemiyorum. Belki zemini çok güzel yapmış da olabilirler ama bu şüphe bile bana yeter" yorumunu yaptı.
MANİSA'YA DA UYARI GELDİ
Jeoloji Mühendisi Ali Aykut Ece, birinci derecede deprem bölgesinde olan Manisa'nın, 7 şiddetinde bir sarsıntıya dayanacak durumda olmadığını önü sürdü. Yakın gelecekte Manisa'da 6-6,5 şiddetinde bir depremin beklendiğini belirten Ece, "Deprem konusunda okullarda kimseye eğitim verilmiyor. Sadece 1999 depremi sonrası buna başlandı. Bize bir şey olmaz mantığıyla ilerliyoruz. Biri yarın deprem olacak dediği zaman hemen inanıyoruz" dedi. Önemli tespitler yapan Ece, "Son imalatlar hariç müteahhitlerimiz, işverenlerimiz, kontrollerimiz kısmen düzelse bile zemin ile bina ilişkisini tam da oturamadılar. Manisa'daki yerleşimlerin çoğu ovada yer alıyor. Radye temel yapmak seni kurtarmıyor. Onu bir şekilde zeminle ilişkilendirmen lazım" yorumunu yaptı.
