İzmir-Çeşme otobanında, kaza yaptıktan sonra yardım istemek amacıyla otomobilinden inen, ancak kendisini fark etmeyen iki aracın peş peşe çarpamasıyla hayatını kaybeden 36 yaşındaki pilot Tuncay Arık'ın acılı babası Muzaffer Arık içini Egeli Sabah'a döktü. 40 gün önce bypass ameliyatı geçiren baba Arık, oğlunun ölümüyle adeta yıkıldı. Baba Arık, "Oğlum çok iyi uçak kullandığı gibi otomobil de kullanırdı. 2 bin 500 saat uçuş yaptı, bir şey olmadı. Ölüm onu karada buldu. Hedefi 4 bin saat uçarak kaptan pilot olmaktı" dedi. Kahreden kaza, 5 Şubat'ta saat 19.30 sıralarında İzmir- Çeşme otobanı Alaçatı yakınlarında meydana geldi. Pegasus Havayolları'nda görevli pilot olan Tuncay Arık (36) seferini tamamladıktan sonra İstanbul'dan bindiği aracıyla Çeşme'deki yazlığına doğru yola çıktı. 35 TA 108 plakalı otomobilinin direksiyon hakimiyetini kaybeden Arık, bariyerlere çarptı. Kazanın şokunu üzerinden attıktan sonra aracından inen Tuncay Arık, yardım istemek için yola çıktı. Bu sırada kendisini fark etmeyen iki araç, peş peşe Tuncay Arık'a çarpıp üzerinden geçti. Sürücülerin ihbarı üzerine kaza yerine giden jandarmanın incelemesinde, Arık'ın hayatını kaybettiği belirlendi. Gözaltına alınan iki sürücü, ifadeleri alındıktan sonra savcının talimatıyla serbest bırakıldı. Evli olduğu öğrenilen Arık, Bornova Emre Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından Yeni Bornova Mezarlığı'nda gözyaşlarıyla son yolculuğuna uğurlandı.
KORKMADIĞI YERDEN GELDİ
Emekli deniz astsubay baba Muzaffer Arık (62) içini Egeli Sabah'a döktü. Oğlunun çok iyi uçak kullandığı gibi otomobil konusunda da usta olduğunu ancak yine de bu kazanın meydana geldiğini anlatan acılı baba, "Oğlum Tuncay, Türk Hava Kuvvetleri'nde 2003 ile 2014 yılları arasında F-4 pilotluğu yaptı. Yine bu süre içerisinde Çiğli 2'nci Ana Jet Üs Komutanlığı'nda öğretmen pilottu. 2014 yılı Kasım ayında ordudan ayrılıp Pegasus Havayolları'nda çalışmaya başladı. Ayrıldığında yüzbaşı rütbesindeydi" dedi. Damar tıkanıklığı nedeniyle 40 gün önce bypass ameliyatı geçiren baba Arık, "Oğlum çok düzenli hayatı olan biriydi. Ne içki, ne sigara kullanırdı. Yüzmeyi çok severdi. Kilosuna çok dikkat ederdi. 2 bin 500 saat uçtu. Bir şey olmadı. Allah'ın takdiri. Vadesi dolunca ölüm onu karada da buldu. Hedefi 4 bin saat uçmak ve kaptan pilot olmaktı. 1-1.5 sene sonra kaptan olacaktı. Bazen insana ölüm korktuğu yerden gelmez. Korkmadığı yerden gelir. Kaza yaptığı gün hava yağışlıydı. Aracı kaydırmış olabilir" diye konuştu. Oğlunun çevresinde çok sevilen bir kişi olduğunu söyleyen Arık, "Karıncayı bile incitmezdi. Alaçatı'ta sörf yapmayı severdi. Yüzmeyi de çok severdi" dedi.