İZMİR Kâtip Çelebi Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elif Oral, başetme mekanizmaları yetersiz kaldığında, kendini ifade etme biçiminin öfkeye dönüştüğünü, öfkenin de şiddeti doğurduğunu söyledi. Öfkenin kontrol edilebilmesi için önce içselleştirilmesi gerektiğini; yani kaynağın kişinin kendisi olduğunu kabul etmesi gerektiğini söyleyen Oral, insanların öfkelerini genellikle dışsallaştırdıklarını, "Öfkeleniyorum ama bu benim elimde değil" şeklinde ifade ettiklerini kaydetti. Oral, "Öfke; çaresizlik, değersizlik, huzursuzluk, baş edememe duyguları ile beraber geliyor" dedi. Psikiyatri Servisi'ne başvuranların çoğunun, öfkelerini kontrol edememekten yakındıklarını belirten Oral, "Öfkeyi tetikleyen ne, ilk önce onu belirliyoruz. Çaresizlik mi, değersizlik mi, endişe mi, bunu bilmemiz gerekiyor. Bir de hastalarımızdan, alternatif düşünme biçimlerini geliştirmelerini istiyoruz. Öfkeli değilken, insanların bu konuda kafa yorması gerekiyor. En son ne zaman öfkelendiniz, aklınızdan neler geçiyordu, sonra ne hissettiniz, nasıl davrandınız ve sonucu ne oldu gibi soruların yanıtını buluyoruz. En başta kişinin, kontrolün aslında kendinde olduğunu bilmesi gerekiyor" diye konuştu.