İlknur Menlik - Sabah.com.tr
imenlik@comart.com.tr
RepMan İtibar Araştırmaları Merkezi tarafından GfK Türkiye araştırma şirketinin sponsorluğunda gerçekleştirilen "Türkiye'nin En İtibarlı Sektörleri ve Şirketleri Araştırması"nın sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı.
15 ilde, 16.243 kişi ile yapılan yüz yüze görüşmeler sonucunda 2012 yılında Türkiye'nin en itibarlı şirketi Arçelik olarak belirlendi. Arçelik'i sırasıyla THY, Ülker, Mercedes, BMW, Eti, Pınar, Turkcell, Beko ve Bosch takip ediyor. Sektörler sıralamasında ise ilk sırayı telekomünikasyon - dayanıklı tüketim ikilisi paylaşırken, ulaşım ve hızlı tüketim sektörleri bu iki sektörü izliyor.
Gıda sektöründeki şirketlerin kamuoyu nezdindeki itibar performansları son derece sevindirici. Tüketici nezdinde itibarlı, güvenilir ve saygın olmak, rekabette de bir adım önde olmayı sağlıyor. Yeni tüketici profilinin gücü ve şirketlerin itibar çalışmaları Şeyh Galib'in bir şiirinden dizeleri aklıma getiriyor: "Efendimsin, cihanda itibarım varsa sendendir."
SÜRDÜRÜLEBİLİR İTİBAR; "TÜKETİCİ –DEĞER – KALİTE" EKSENİNDE
İtibarı belirleyen faktörler arasında, şirketin büyüklüğü, istihdam ettiği çalışan sayısı gibi rakamla ifade edilen kriterler önemli olmasına rağmen, itibarın devamlılığı noktasında insana saygı, topluma katkı gibi değerlerin ön plana çıktığı görülüyor.
Bu nedenle şirketler ve markalar için itibar yönetimi devamlılık arz eden bir konu. Şirketler de bunun bilincinde olarak "sürdürülebilir itibarın" önemli faktörleri olan, müşteri odaklılık, değer yaratmak, ürün ve hizmet kalitelerini arttırmak konularında çalışmalarına hız vermiş durumdalar.
2003-2008 yılları arasında Arçelik Genel Müdürü görevini yürüten ve 2010 yılında Koç grubundan emekli olan Aka Gündüz Özdemir, "Marka İtibarı" adlı bir makalesinde. "Tüketiciler artık güçlü karar mercii konumundalar ve kendileriyle ilişki kurabilen markaları tercih ediyor. Üzerlerinde kalıcı değer yaratan markayla aralarında duygusal bir bağ oluşturuyorlar ve bu bağ markaların, dolayısı ile şirketlerin ömrünü belirliyor." diyor.
" İTİBAR"INA ODAKLANAN KAZANACAK
İtibar araştırmaları olsun ya da olmasın, şirketlerin itibar ile imtihanları önümüzdeki dönemlerde de artarak devam edecek. Yeni ekonomide itibar, paranın yerini alacak ve bu şirketler rekabette de her zaman bir adım önde olacaklar.