17 yıl önce Muzaffer Çilek dedesi ve babasıyla birlikte Bursa İnegöl'de bakır kabı imal eden bir zanaatkârdı. Bir kardeşi subay, diğeri mühendis olmuştu. Hepsi yaptıkları işi bıraktı ve bir araya gelerek Çilek Mobilya'nın temelini attılar. Subay olan kardeş strateji geliştirme, planlama, mühendis kardeş üretimin kalite standartlarını en üst noktaya çıkartmak ve Muzaffer Çilek de pazarlama konusunda iyiydi. Bugün gelinen noktayı Çilek Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Çilek, Sabah Gazetesi Yazarı Şelale Kadak'ın A Haber'de yayınlanan İş'te Hayat programında anlattı.
MAĞAZA SAYISI ARTIYOR
Genç mobilya alanına girmelerinde Türkiye'nin nüfus yapısının etkili olduğunu ifade eden Çilek, "1997'de genç nüfusun mobilyadan aldığı pay yüzde 5'ti. Biz buraya yoğunlaşmanın faydası lamayacağını düşündük ve dış pazara yöneldik" dedi. Bugün 3 milyondan fazla çocuğun odasına girmeyi başardıklarını belirten Çilek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Toplamda 66 ülkede 440 mağazamız oldu. Önümüzdeki 3 yıl içinde halka arz düşünüyoruz. Ciro anlamında zıplama aşamasındayız. En uygun zamanda halka açmayı belki bir yabancı ortakla yapacağız."
'UZMANLIĞIMIZI KORUYACAĞIZ'
Çilek Mobilya'yı farklı kılan unsurlardan biri de uzmanlık alanının dışına üretim yapmaması olarak gösteriliyor. Konuya ilişkin "Biz uzmanlık alanımızı bozmak istemiyoruz" diyen Çilek, "Üretimimizi büyütebiliriz, teknolojimizi yenileyip markamıza yatırım yapabiliriz. Acele de etmiyoruz, büyüyoruz ama kalıcı ve Türk firması olarak dünyanın çocuk markası olmak istiyoruz" şeklinde konuştu. Türkiye jenerik haline geldiklerini söyleyen Çilek, hedeflerinin Rusya ve Avrupa'da da bu konuma yükselmek olduğunu söyledi.
