Sadece Türkiye değil dünya hatırı sayılır bir dijital dönüşümden geçiyor. Önemli olan bu dönüşümü ekonomiden sosyal kalkınmaya hayatın her alanına taşıyacak fırsatları yaratmak. Vodafone'un "Teknoloji hayatın hizmetinde" sloganıyla sürdürülebilirlik anlayışını faaliyet gösterdiği tüm alanlarla bütünleştirmesi de bu bakış açısının bir sonucu. Vodafone Türkiye Kurumsal İlişkiler ve İletişim Direktörü Gizem Keçeci, şirket olarak bir yandan Türkiye'nin dijital dönüşümüne öncülük ederken diğer yandan da sürdürülebilirlik konusundaki sorumluluklarının farkında olduklarını söyledi. "Sürdürülebilirliği temel iş stratejilerimizin ayrılmaz bir parçası olarak ele alıyor ve mobil teknolojilerin dönüştürücü etkisini sürdürülebilir bir gelecek sunmak için kullanmaya odaklanıyoruz" diyen Keçeci, bu alandaki yaklaşımlarını şöyle özetledi: "Toplumun yaşam kalitesini artırmak hedefiyle, mobil teknolojilerin erişilebilir olması, etkin şekilde kullanılması ve hayatın hizmetine sunulmasını esas alıyoruz. Mobil teknolojilere ilişkin global gücümüzü insanların iyiliği için en iyi verimli şekilde kullanıyoruz."
ÇEVREYİ KORU, ETKİNİ AZALT
Keçeci, şirket olarak ofis hayatının doğal çevre üzerindeki etkisini azaltmak, başka bir deyişle çevresel ayak izini küçültmek amacıyla da kapsamlı bir çevre yönetim sistemi uyguladıklarını vurguladı. Bu çerçevede Vodafone, faaliyetlerinin çevresel etkilerini azaltmaya yönelik proje ve programları hayata geçiriyor. Keçeci, düzenli olarak ayak iziyle ilgili raporlama yaptıklarını ifade ederek, "Çalışanlarımızın doğa ve doğal kaynakların korunması konusunda bilincini geliştirmek amacıyla eğitimler ve etkinlikler düzenliyoruz. Tedarikçilerimizin çevresel etkilerini azaltmalarını teşvik etmek amacıyla çevre yönetim sistemi sertifikası olan firmalarla çalışıyoruz. Ayrıca, müşterilerimize sunduğumuz ürün ve hizmetlerle de ayak izlerini küçültmelerine olanak sağlıyoruz" şeklinde konuştu. İşletmelerin dijital dönüşümüne liderlik eden marka olma vizyonuyla Vodafone İş Ortağım çatısı altında, M2M alanında işletmelere rekabet avantajı sunan çözümler geliştirdiklerini söyleyen Keçeci, etkili sonuçlar aldıklarını vurguladı. Keçeci bu kapsamdaki başarılarını şöyle özetledi: "Vodafone M2M teknolojisi aracılığıyla Ford Cargo müşterilerine filolarında yakıt tüketimini ve şoför sürüş performansını takip etme imkânı veren Ford Otosan Filo Yönetim Sistemi (Filobil) ile filo sahiplerine araç sahiplik maliyetlerinin yüzde 60'ını izleme ve yüzde 20'lere varan yakıt tasarrufu yapma avantajı sunduk."
E-FATURAYLA AĞAÇ KURTULDU
Gizem Keçeci, 4 yılda şirket içinde yapılan çalışmalarla birim elektrik tüketiminin ve tüm faaliyetlerden kaynaklanan karbon ayak izinin yüzde 20 azaldığını, yenilenebilir enerji kullanımının ise yüzde 21 arttığını söyledi. Keçeci, "Araç başına yakıt tüketimimizi yüzde 27 azaltarak, yaklaşık 490 aracın yıllık karbon emisyonu kadar tasarruf ettik" dedi.