2008 yılında küresel ekonomik krizin verdiği bütün dünyaya yayılan ve engel olunamayan süreç sonunda 2009 yılında yüzde 6 civarında eksi büyümeyle karşı karşıya kalındığını anımsatan Elitaş, şunları kaydetti:
"2009'dan itibaren istikrarlı bir büyüme, güvenli ve istikrarlı bir piyasa oluşturma gayretlerimiz sonuç verdi. 2014 yılına kadar bu sürecimiz devam etti. Ama yine bundan huzursuz olanlar vardı. Mayıs ayının son haftasında 10 ağacın kesimiyle ilgili Türkiye'de 'Arap Baharı' benzeri darbe girişimi yapmaya çalıştılar. Sonra hepimizin bildiği 17-25 Aralık darbe girişimi... Bugün de 25 Aralık. 2 sene önce 17 Aralık tarihinde başlayıp 25 Aralık tarihinde bitireceklerini düşündükleri, iddianamede 'dönemin Başbakanı' diye yazdıkları bir süreç başladı. Milletin iradesine kelepçe vurabilmek için yaptıkları bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın, o zamanki başbakanımızın dik duruşu, konulara cesurca gitmesi sayesinde hamdolsun Türkiye farklı bir darbenin önüne geçmiş oldu."
"Rusya'da olağanüstü derecede fiyatlar artmış. Rusya'nın, yaş sebze-meyve ithalatının yüzde 40'ına yakını, domatesin yüzde 46'sı, salatalığın yüzde 30'dan fazlası Türkiye tarafından temin ediliyor. Şimdi bu ürünlerin tamamı Rusya'ya gitmeyince Rusya'da tüketici fiyatlarında olağanüstü derecede bir artış var. Buradan tekrar çağrı yapıyorum. Bu iş siyasi işse siyaset mekanizması çözer, askeri işse asker mekanizması çözer. Ama ticaret ile ilgili meseleleri gelin ticaretin kuralları çerçevesinde devam ettirmeye çalışalım."
Türk işadamlarının, oradaki sanayi yatırımı yapan bütün müesseselerin Rusya ile Türkiye arasındaki dostluğun pekişmesiyle ortaya çıkan bir noktada hareket ettiklerini ve belli bir noktaya geldiklerini kaydeden Elitaş, "Ticareti ticaretin kurallarına göre yapalım. Ticaretin kurallarını başka yöntemlerle engellemeye çalıştığımız takdirde iki ülke halkı arasında pekişen dostluğun onarılmaz bir yaraya dönüşmesini Rusya idaresinin sebep olacağını ifade etmek istiyorum" şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından İSO ilk ve ikinci 500'de yer alan sanayicilere, 2014 yılı vergilendirme döneminde kurumlar vergisinde ilk 15 sırada yer alan sanayicilere ve 2014 yılı itibariyle en çok ihracat yapan ilk 15 firmaya ödülleri verildi.