Finansal Kurumlar Birliği çatısı altına giren banka dışı finans, özellikle son iki yıldır hızla büyürken,
yatırımların finansmanında da önemli bir rol oynuyor. Bu yılın ilk çeyreğinde Birlik çatısı altındaki finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketlerinin aktif büyüklüğü
94.7 milyar liraya, işlem hacmi
36.2 milyar liraya, faaliyet konusu alacakları ise
85.2 milyar liraya çıktı. Reel sektörü desteklemeye ve büyümeye devam eden Birlik çatısı altındaki
103 şirketin çalışan sayısı da
7 bin 100'e ulaştı.
Her üç sektör de bu büyümeye, bankacılık sektörü ile
eşit şartlarda rekabet edemezken imza attı. Tam da bu noktada, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan geçen
Torba Yasa, rekabet şartlarının düzeltilmesi yönünde önemli düzenlemeleri barındırıyor.
Torba Yasa'da yer alan
yatırım ortamına ilişkin işlem maliyetlerinin azaltılması ve finans kurumları arasında
farklı uygulamaların ortadan kaldırılmasına ilişkin düzenleme, banka dışı finansın rekabet koşullarının iyileştirilmesinde kilit önem taşıyor.
Damga vergisi, harçlar gibi aracılık maliyetlerinin azalması sadece sektörler açısından değil,
tüketicinin de lehine olacak.
Torba Yasa'da bulunan
faizsiz finansman ürünlerinin yaygınlaştırılması, şirket kuruluş ve şube açılış işlemlerindeki
maliyetlerin azaltılması gibi düzenlemeler de çok ciddi bir potansiyel taşıyan banka dışı finansın, önümüzdeki yıllarda büyümesini hızlandıracak. Ayrıca, şahısların
yurtdışındaki kaynaklarını ülkeye getirmelerini kolaylaştıran düzenlemeler de, ekonomide son dönemde yaşanan kısmi daralmayı azaltarak finansmanda çeşitliliği artıracak.
Yapılan düzenlemeler her üç sektör açısından kritik önem taşırken, finansal kiralama sektörü özelinde hala yapılması beklenen iyileştirmeler de yok değil.
Türkiye'de yüzde
6.5 olan makine yatırımlarının finansal kiralama ile finanse edilme oranı, gelişmiş ülkelerde yüzde
25'in üstünde bulunuyor.
Bu oran, özellikle leasing sektörünün önünün ne kadar açık olduğunun da bir göstergesi.
Yabancı sermayeli finansal kiralama şirketlerinin taşınmaz leasing işlemlerinde Türk sermayeli şirketlerin tabi tutuldukları düzenlemelere tabi tutulmaları, yurtdışından kullanılacak yabancı para kredilerinden
KKDF'nin sıfır olması gibi rekabet koşullarının iyileştirilmesine yönelik atılacak yeni adımlar sektörün önünü daha da açacak.
Yapılacak düzenlemeler, banka dışı kesimin yüzde
5.5 olan finanstaki payının, gelişmiş ekonomilerde olduğu gibi yüzde
11'e yükselmesine katkı sağlayacak.