Reuters'ın sorularını yanıtlayan Ağbal, bütçeye özelleştirmeden ciddi bir kaynak sağlandığını ve bunu aynı şekilde korumak istediklerini belirterek,
özelleştirmeden elde edilen gelirlerde önceliğin halen merkezi yönetim bütçesi olacağını kaydetti.
Ağbal, Varlık Fonu'na kaynak sağlamak için amaçlarını "özelleştirme portföyünü ve programını büyütüp oradaki yeni gelecek şirket ve varlıkları,
mevcut bütçeye aktaracağımız kaynaktan sonra, ikinci kanallara sevk etmek" olarak özetledi.
"Özelleştirme gelirlerimizin gideceği birinci kanal merkezi yönetim bütçesidir. 2016, 2017, 2018 ve 2019'da da özelleştirme programına alınan
kuruluşlarından elde edilen gelirler öncelikle merkez yönetim bütçesinin ihtiyaçları için kullanılacak. Çünkü bizim bütçe açığımızın karşılanması
noktasında özelleştirme gelirlerinin belli bir katkısı var" diyen Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özelleştirme fonundaki gelirler Varlık Fonu'na aktarılacak gibi bir kararımız yok. Tam tersine birinci önceliğimiz özelleştirme gelirlerinin bütçeye
aktarılması ve bütçe gelirlerine katkı yapması. Özelleştirme fonundan bütçeye ciddi katkı geliyor. Dolayısıyla bütçe disiplinini devam ettiren anlayışımızı burada da aynı oranlarda, bütçenin ihtiyacı ne ise bu oranlarda devam etmemiz gerekiyor."
DAHA AGRESİF ÖZELLEŞTİRME POLİTİKASI
Kurulan Varlık Fonu'nun Türkiye için önemli olduğuna ve bunun için de kaynak sağlanması gerektiğine de dikkat çeken Ağbal, "O zaman ne yapmamız lazım: Özelleştirme portföyünü ve programını büyütüp oradaki yeni gelecek şirket ve varlıkları, mevcut bütçeye aktaracağımız kaynaktan sonra, ikinci kanallara sevk etmemiz gerekli. Özelleştirme gelirlerinde birinci kanal merkez yönetim bütçesi olacak" dedi ve ekledi:
"Ancak bütçe hedefinin üzerinde bir gerçekleşme olduğunda, ki bunu da yapmamız lazım, o zaman da Varlık Fonu'na buradan kaynak vereceğiz. Onun için daha agresif bir özelleştirme politikası, özellikle özelleştirmedeki programa alınan varlıkların, şirketlerin çeşitlendirilmesi lazım... Ve özellikle menkul kıymetleştirilebilecek varlık noktasında Türkiye'de çok ciddi anlamda proje üretilebilir. O projeleri de bu şekilde Varlık Fonu'na kaynak olarak aktaracağız."
MP ÖZELLEŞTİRMESİNDE ERTELEME YOK
"Milli Piyango özelleştirme ihalesinde herhangi bir erteleme söz konusu değil, süreç devam ediyor... Gerçekten bir ilgi var" diyen Ağbal, "Yatırımcılarımızın bazı talepleri var, onları da görüşüyoruz... Milli Piyango özelleştirmesi 2016 yılında önemli bir özelleştirme ve bunu başarılı bir şekilde sonuçlandıracağız" dedi.
Milli Piyango özelleştirmesinde şans oyunlarının lisans verilmesi suretiyle özelleştirilmesi için açılan ihalede ön yeterlik için 14 Temmuz ön yeterlilik tarihi 14 Ekim'e, 5 Ağustos olan son teklif tarihi ise 8 Kasım'a uzatılmıştı.
Ağbal, daha önceki açıklamalarında da milli piyango ihalesine yerli ve yabancı yatırımcılar tarafından büyük bir ilgi gösterildiğini söylemişti.
Temmuz 2014'te yapılan şans oyunları işletme ihalesinde, 2.755 milyar dolar ile en iyi teklifi veren Net Şans-Hitay OGG ve 2.75 milyar dolar ile en iyi ikinci teklifi veren ERG-Ahlatçı OGG'nin, lisans bedelini gerekli süre içinde yatıramamaları nedeniyle yeniden ihaleye çıkılması kararı alınmıştı.
Konut teslimlerinde yüzde 18 olarak uygulanan KDV'nin 31 Mart 2017'ye kadar yüzde 8 olarak uygulanmasına ilişkin kararın önemli bir teşvik olduğuna da vurgu yapan Ağbal, sektördeki oyuncuların tapu harcının yüzde 4'ten yüzde 2'ye indirilmesi yönünde bir isteklerini olduğunu ancak bunu gerçekleştirmeyi düşünmediklerini söyledi. Ağbal "Tapu harcının yüzde 4'ten aşağı indirilmesini düşünmüyoruz" dedi.
Son dönemde bazı şirketlerin yönetimine kayyım atanmasının ilgili şirketlerle çalışan diğer şirketleri ya da müşterileri etkileyip etkilemeyeceğine ilişkin bir soruya ise Ağbal, "Müşteriler ve iş yapan şirketler etkilenmeyecek. Zaten buradaki esas amacımız bu. İnşaat başta olmak üzere
müşteriler konu gibi ürünleri teslim alacak" dedi.
