Minik bir şişlik, meme başında beliren bir akıntı... Meme kanseri ihtimalini düşündüren bu belirtiler, pekçok kadının hayatını birdenbire değiştirebiliyor. Tüm dünyada kadınlar arasında en çok hayat kaybına neden olan meme kanseri, öncelikli sağlık sorunlarının başında geliyor. Üstelik görülme yaşı da gittikçe düşüyor. Genetik ve çevresel faktörlerin yanı sıra, sağlıksız beslenmemizden yaşam alışkanlıklarımızda yaptığımız hatalara dek birçok faktör bu korkulu rüyaya zemin hazırlıyor.Acıbadem Maslak Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi Başkanı Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cihan Uras, her geçen gün artan meme kanseri riskine karşı bilinçli olmak gerektiğini belirtiyor. Bu amaçla ekim ayı 'Meme Kanseri Farkındalık Ayı' olarak kutlanırken, Prof. Dr. Uras, meme kanserine zemin hazırlayan 9 hatalı alışkanlığı sabah.com.tr'ye anlattı. FAZLA KİLODAN KAÇININFazla kilolar, sağlığın başlıca düşmanı! Kimileri 'su içsem yarıyor' diye dert yanıyor fazla kilolarından, kimileri 'kendimi tutamıyorum yiyorum' diyerek kabulleniyor. Kimileri eş-dost çevresinden ya da internet sitelerinde duydukları 'şok diyetler'den medet umup büyük hataya düşerken kimileri de uzmanların kapısını çalıyor fazla kilolarından kurtulmak için. En doğrusunu da bu grup yapıyor. Zira herkesin metabolizma işleyişi farklı. Yani bir kişiye uygun olan bir diyet bir başka kişiye uygun olmayabiliyor. Fazla kilolardan kurtulmak çok önemli. Zira pekçok hastalığa hatta meme kanserine bile yol açabiliyor. Özellikle de menopoz döneminde kadınların fazla kilo alması meme kanseri gelişme riskini artırıyor. HAREKETSİZLİK TEHDİT EDİYORSağlıksız ve yanlış beslenme alışkanlıkları bir yana günümüzde öncelikli sorunlardan birini de hareketsizlik oluşturuyor. Hareketsizlik kalp hastalıklarından obeziteye hatta meme kanserine dek birçok ciddi hastalığa zemin hazırlıyor. Hareketsiz yaşam tarzının artık gençlerde de yaygın bir şekilde görülmeye başlanması tehlikenin boyutunu daha da artırıyor. Meme kanseri son yıllarda genç kızları da tehdit ederken, hareketsiz yaşam tarzının yerini kesinlikle her gün 35-40 dakika tempolu yürüyüş, egzersiz ve düzenli sporun alması gerekiyor. Düzenli yapılan spor, kilo kontrolünü sağlıyor ve yüksek östrojen düzeyini dengeliyor. Ayrıca spor, bağışıklık sistemini de güçlendiriyor. Bu nedenle özellikle menopoz döneminde ve sonrasında düzenli olarak spor yapmak meme kanserinden korunmada büyük önem taşıyor. TEMİZLİK MADDELERİNE DİKKATMeme kanserine giden yolda 'temizlik ve hijyen' amacıyla sıkça kullandığımız temizlik maddelerinin de ciddi tehlike oluşturduğunu biliyor muydunuz? Yapılan çalışmalar, çok sık temizlik malzemesi ve oda spreyi kullanan kadınların kullanmayanlara göre meme kanserine 2 kat fazla yakalanma riskleri olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle ev hanımlarının dikkat etmesi gereken temizlik maddeleri cilt yoluyla emilip vücuda karıştığı gibi temizlik suyunun buharından da nefes yoluyla geçebiliyor. Hücrelerin DNA'sında genetik yapısında yol açtığı hasarla alerjiden meme kanserine dek ciddi hastalıklara zemin hazırlayabiliyor. Temizlik yaparken eldiven kullanmak ve özellikle de 'merdivenaltı' olarak tabir edilen Sağlık Bakanlığı'nın onay vermediği temizlik malzemelerinden kaçınmak gerekiyor. PLASTİK ÜRÜNLERDEKİ TEHLİKEGünlük hayatta kullandığımız pekçok araç gereç de ne yazık ki meme kanserine davetiye çıkarabiliyor. Onlardan biri de plastik ürünlerdeki Bisfenol A maddesi! İçtiğiniz çayın bardağından, çocuğunuzun oynadığı oyuncağa kadar hayatınızda yer alan pek çok üründe Bisfenol A maddesi bulunuyor. Bu madde hücrelerin genetik yapılarını etkileyerek meme kanseri görülme sıklığını artırıyor. Bu nedenle mümkün olduğu kadar plastik ürünlerden hele de Bisfenol A içerenlerinden uzak bir hayat geçirmek gerekiyor. KİRLİ HAVALARDA TEDBİR ALINMeme kanseri giderek yaygınlaşıyor ve bu hızlı artışta kirli havanın da etkisi büyük. Yapılan araştırmalar ABD'de 80 yaşına kadar yaşayan her 8 kadından birinin hayatının bir döneminde meme kanseri ile karşılaştığını ortaya koyuyor. Türkiye'de de kadınlarda en sık görülen kanser türlerinin başında meme kanseri geliyor. Acıbadem Maslak Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi Başkanı Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cihan Uras, meme kanserinin artışında radyasyon ve hava kirliliği gibi dış etkenlerin de rol oynadığını belirterek, bu etkenlerin kanser hücrelerinin oluşumunu hızlandırdığını vurguluyor. ANNE OLMAYI ERTELEMEYİNGerek iş hayatı gerek sosyal yaşantı derken birçok nedenle evlilik ve anne olma planları ileri yaşlara ertelenebiliyor. Ancak geç yaşta doğum yapmanın meme kanseri riskini artırdığını biliyor muydunuz? 30 yaşın altında doğum yapan kadınlarda ise meme kanseri görülme riski ciddi oranda düşüyor. Bunun nedeni memenin, kadının yaptığı ilk doğum sonrasında gelişimini tamamlaması. Gelişimini tamamlamamış bir memenin kanserojen maddelerden etkilenmesi ise çok daha kolay oluyor. SİGARA İÇMEYİN, PASİF İÇİCİ DE OLMAYIN!Sağlığa zararı hiçbir tartışmaya yer bırakmayan, öldürücü etkisi defalarca kanıtlanan sigara, meme kanserinin de en büyük nedenleri arasında yer alıyor. Sigara kullanımı meme kanseri dahil birçok kanserin gelişme riskini artırıyor. Sigara kullananların bir an önce sigarayı bırakmaları hatta pasif içici olmaktan da sakınmaları gerekiyor. Sigara dumanına maruz kalarak pasif içici olmak da hiç sigara içmeyen kişilerde bile çok yıkıcı sonuçlara yol açabiliyor. Sağlıklı bir hayat sürmek için sigaradan da dumanından da uzak durmak gerekiyor. ALKOL TÜKETİMİNİ SINIRLAYINTürkiye'de en yaygın kanserlerden biri olan meme kanserinde, alkolün de payı bulunuyor. Yapılan çalışmalar alkol tüketiminin östrojen metolizmasını etkileyerek kanser gelişimini hızlandırdığını ortaya koyuyor. Her gün düzenli olarak alkol tüketenlerde meme kanseri riski, alkol tüketmeyenlere oranla yüzde 40 daha fazla oluyor. KADINLIK HORMONU İLAÇLARINA DİKKATKadınlık hormonu ilaçlarından mümkün olduğunca uzak durmak gerekiyor. Gereksiz yere doğum kontrol hapı ve menopoz sonrasında uzun dönem hormon ilaçları kullanmamak gerekiyor. Acıbadem Maslak Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi Başkanı Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cihan Uras, östrojen ve progesteron hormonlarının kanser gelişimini hızlandırabildiğini belirterek, yaşam alışkanlıklarında yapılan hataların kanserin oluşumunda önemli rol oynadığını bu nedenle bilinçli hareket ederek riski azaltmanın mümkün olacağını vurguluyor.