ÖZGÜL APAÇE Zayıflamak için neler yapmadık ki? Saatlerce günlerce aç kaldık, metabolizmayı hızlandırıyor diye bol bol kabak çekirdeği yedik, çimen suyu içtik, ballı limonlu sular, sirkeli sular yudumladık, denizde ayağımıza dokunmasından korktuğumuz yosunların tabletlerini yuttuk… O da olmadı, her yıl bir yenisi moda olan zayıflama yöntemlerine sarıldık… Montignac Diyeti, İsveç Diyeti, Atkins Diyeti, Lahana Çorbası Diyeti gibi acı tecrübelerimiz oldu… Şimdi ise hayatımıza yeni bir diyet girdi. Türkiye’de de dünyada olduğu gibi Dukan çılgınlığı yaşanıyor. Etrafınıza bakın… Muhakkak sabah akşam sadece süt, yumurta, et yiyerek bu diyeti uygulayan birilerini bulursunuz… Özellikle de şimdi, yaza girerken, bikini derdine düşmüşken, düğün mevsimi açılmışken, mezuniyet gecelerine son sayarken… Yani hızla kilo vermenin elzem olduğu şu günlerde Dukan “in”, diğer tüm diyetler “out” oldu… Bu yöntem hayatımıza İngiliz kraliyet düğünü ile girdi. Prens William ile evlenen Kate Middleton’ın rüya gibi düğününden hemen sonra annesi Carole, “kızım Dukan diyeti sayesinde kilo verdi” deyince tüm dünya bu mucize diyeti konuşmaya başladı. Sloganı “et ye, kilo ver” olan bu diyet sayesinde prenses kısa sürede iki beden incelmişti. Yani artık herkes düşesi gelinliğe sığdıran bu diyetin peşine takılabilirdi… Bu diyeti Penelope Cruz, Gisele Bündchen, Jennifer Lopez gibi ünlü yıldızların da uyguladığı biliniyordu… Durum böyle olunca Fransız beslenme uzmanı Dr. Pierre Dukan’ın “Dukan Diyeti” kitabı yok satmaya başladı. Sadece Fransa’da beş milyonun üstünde sattı. 14 dile çevrildi, 32 ülkede yayınlandı. New York Times’ın en çok satanlar listesinde birinci sıraya yükseldi. Kitap, ülkemizde de Pegasus Yayınları tarafından piyasaya sürüldü. ÜNLÜ TÜRK DİYETİSYENLER DUKAN’A ONAY VERMİYOR Örneğin Taylan Kümeli, Dukan diyetini kesinlikle önermiyor, “sağlıksız bir yöntem ve geçici bir moda” diyor; “Mevsimsel kilo verme isteği; sadece sonuca değer veren yüzeysel bir değerlendirme. Dukan diyeti ve Atkins diyeti arasındaki benzerliğe dikkat edilirse ortaya çıkan sonuçların da benzer olabileceğine herkes hazırlıklı olmalı.” Diyetisyen Turgay Köse de Dukan diyetine onay veren doktorun bilim adamlığından şüphe duyacağını söylüyor… “Bu diyet ölüme yol açabilir” diye de uyarıyor: “Pierre Dukan diyeti ile ağırlık kaybının hızlı olması öncelikle su, sonrasında kas kitlesindeki azalma ile ilişkilidir. Çünkü protein ağırlıklı bir diyettir ve karbonhidrat içeriği yok denecek kadar düşüktür. Protein alımının sınırsız gibi gösterildiği bu diyet ile kan şekeri düşüşüne karşılık tansiyon, kan kolesterol ve ürik asit değerleri artış gösterebilir. Uzun vadede vücutta geri dönüşü pek mümkün olmayan süreçler ortaya çıkabilir ve kişiyi ölüme kadar götürebilir… Dukan diyetini sağlıklı olarak yorumlamak ve insanları özendirerek sağlıkları ile oynamak son derece yanlış bir durumdur. Şahsen böylesi bir diyeti kesinlikle onaylamıyorum.” Bir diğer diyetisyen Selahattin Dönmez de aynı görüşte; “Dukan Diyeti bana göre son derece tehlikeli. Bireyleri kalp hastalığına hızla yaklaştıran sağlıksız, hatalı diyet sistemi. Serbest protein tüketip aç kalmadığınız ve az miktarda yağ kullandığınız için vücut mevcut yağ depolarını harcamaya başlıyor diye bir iddiası var diyetin. Günümüzde birçok popüler hatalı diyet sistemi ya ‘metabolizmanızı düzenleyeceğiz’ ya da ‘tok kalarak hızlı kilo vereceksiniz’ sloganları ile toplumdaki bireylere bilim ile bağdaşmayan öneriler veriyorlar.” Aslında bir tek Ender Saraç’ın Dukan diyetine onay verdiğini söyleyebiliriz… Saraç, kısa süreli uygulandığında ve beraberinde bol su içildiğinde sorun olmayacağını söylüyor; “Eğer ilk haftaki yoğun protein tüketimi sırasında önerildiği gibi günde en az 2- 2,5 litre su tüketilirse ve sonrasında sebzelere bir an önce geçilirse, hayvansal proteinlerin az yağlı olması özellikle dikkat edilirse ve hayvansal proteinler akşam çok geç saatlerde yenilmezse, kısa sürede incelme sağlanabilir.” “Dukan Diyeti ile verilen kilolar kalıcı olur mu? Ama amaç dönemsel olarak kilo vermekse böyle bir diyet metabolizmaya ne yapacağını umursamadan uygulanır ve sonuçlarına da katlanılır.” Selahattin Dönmez de diyetten çıkar çıkmaz aynı kiloların geri alınacağı fikrinde; “bu kadar proteinli beslenerek verilen kilonun bilimsel olarak kanıtlara bakıldığında kaliteli olmadığı gözlemleniyor. Düşük karbonhidratlı yüksek proteinli diyetlerin daha çok vücut suyunu kaybettirdiği, diyet sona erdiğinde su ağırlığının geri kazanıldığı bilinen bir gerçek.” Türk beslenme alışkanlıklarına uygun mu? Turgay Köse ise “Türkler yüzde 70 tahıla dayalı beslenirler, bu yüzden de Dukan bize uymaz” diyor; “Toplum olarak makarna ve mantı ile birlikte bile ekmek yemeyi severiz. Diğer yandan et alım gücünün düşük olması da bu diyeti uygulamayı zorlaştırıyor. Ancak işin ucunda kilo vermek olduktan sonra biz siyasileri örnek alarak kuşburnu çayı da içeriz, geçim sıkıntısından ağlasak da kilosu 70 – 100 TL olan altın çilek meyvesini de yeriz.” MUCİZE DİYETİN SIRRI NE? Dukan diyetinin vaatleri büyük… İkinci aşama olan seyir döneminde vücuttaki tüm fazla kiloların atılacağı söyleniyor. Bu yüzden de bu aşama aylarca sürebiliyor… İyi haber ise bu aşamada proteinlerin yanında sınırlı sayıda da olsa domates, mantar ve soğan gibi sebzelerin tüketilmesine izin var… Üçüncü aşamada yani destek döneminde, artık istenen inceliğe ulaşıldığı için ödüller var… Aynı şekilde beslenmeye devam ama haftada sadece iki öğün karpuz gibi sulu meyveler, ekmek ve peynir gibi besinler tüketilebiliyor. Ayrıca haftada bir öğün makarna veya pilav da serbest… Dr. Dukan’ın en önemli dönem dediği koruma döneminde artık, istediğiniz her şeyi yiyebilirsiniz. Ama bir şartla… Sadece Perşembe günleri atak dönemindeki protein diyetini uygulamak gerekiyor. Bir de üç kaşık yulaf kepeği yemek… ATAK DÖNEMİ İÇİN BİR GÜNLÜK İDEAL MENÜ ATIŞTIRMA: Bir kase yağsız yoğurt ya da 115 gram yağsız peynir. ÖĞLEN: Tavuk budu, somon fileto, biftek. ATIŞTIRMA: Yağsız yoğurt ve bir dilim hindi. AKŞAM: Baharatlı karides, tavuk ya da haşlanmış biftek. DUKAN’DAN NOTLAR Dukan diyetinde kalori hesabı yapmaya ve aç kalmaya da gerek yok. Doktor Dukan, “Kalori sayma derdi olmadan her türlü eti, yumurtayı ve balığı yiyerek bir günde bir kilo verebilirsiniz” diyor. Günde 1.5 litre sıvı tüketimi zorunlu… Çünkü su içmeden diyet yapmak ve yağları yakmak vücuda zarar veriyor ve dahası kilo verme sürecini yavaşlatıyor. Vücuttaki yanmış yağların atılmaması durumunda da selülitler ortaya çıkar. Yemek yaparken unutulmaması gereken şey ise etin iyi pişmiş olması gerektiği. Zira et ne kadar pişerse yağı o kadar azalıyor. Dr. Dukan’a göre, asla ama asla öğün atlamamak gerekiyor. Çünkü öğün atlamak sadece diyete değil vücuda da zarar veriyor. Bir öğün yemek yemeyerek alınmayan kalorileri, vücut sonraki öğünde fazlasıyla depoluyor. Böyle olunca da vücudun dengesi bozuluyor. Son bir not: Ketçap çok tuzlu olduğu ve doğal olmadığı için kesinlikle yasak.