Babası Ömer Efendi, çok yaşamadı, 1956 da öldü. Annesi, yıllarca konu komşuya çamaşıra, tahtaya gitmişti. Yıpranmış, ihtiyar, hastaydı. Suphi Kaner, Göztepe'deki hastaneden babasının ölüsünü almaya gittiği zaman hayatında ilk defa bir doktorun üzerine yürüdü: «Babamı öldürdünüz! Ona insan diye bakmadınız, katiller!» diye bağırdı. Suphi KanerBabasının cenazesini omuzladı, sedyeye kendi koydu. Hastanenin ölü taşıyan arabasına tükürdü, kendisi bir taksi buldu. Babasının ölüsünü İstanbul'a taşıdı, o güne kadar içki içmemiş sayılırdı, içmeye başladı. Durmadan dinlenmeden nefes almadan içiyor, gece gündüz, kendini unutmak, kendinden kaçmak istiyordu. Etrafındaki insanlardan da sadece şefkat, samimiyet, doğruluk, sevgi bekliyordu...
(Fotoğraf: Arkadaşları Afif Yesari ile Yaşar Şenel, Suphi Kaner'in öldüğü yatağın yanıbaşında...)