66. Cannes Film Festivali dün gece yapılan kapanış töreniyle veda etti. Bu yıl filmler kadar yaşanan diğer olaylarla da konuşulan festivalin öne çıkan yıldızlarını, en çok konuşulan olaylarını hatırlayalım istedik. İşte Cannes 2013'ten geriye kalanlar. İÇ ÇAMAŞIRI DA AYNI RENKTE 66. Cannes Film Festivali'nde giysi tercihiyle en çok ilgi çeken kişi yönetmen Roman Polanski'nin oyuncu eşi Emmanuelle Seigner oldu. Polanski'nin Venus In Fur filminde Mathieu Amalric ile başrol paylaşan Seigner gala gecesinde hem derin göğüs dekoltesi hem de derin bir yırtmacı olan bir elbise giydi. Seigner'ın elbisesiyle aynı renkte iç çamaşırı giydiği de dikkatlerden kaçmadı. 46 yaşındaki Seigner 1989 yılından bu yana Polanksi ile evli ve iki çocuk annesi. Festivalin son haftasında gündemin ilk sıralarına yerleşen La Vie D'Adele (Adele'in Yaşamı) filminin yönetmeni Abdellatif Kechiche ve başrol oyuncuları Lea Seydoux ile Adele Exarchopoulos kapanış gecesine de damga vurdu. Büyük ödül Altın Palmiye'yi kazanan Kechiche sahneye iki başrol oyuncusuyla birlikte çıktı. Kechiche ve oyuncuları bazen gülerek bazen de mutluluk gözyaşları eşliğinde ödül sevincini böyle paylaştı. 16 Büyük ödül Altın Palmiye'yi verme görevi bu yıl Uma Turman'ındı. Kariyerinde bir kilometre taşı olan Ucuz Roman filminin ünlü müziği eşliğinde kırmızı halıdan geçen Thurman, gecenin en şık konuklarındandı. Oyuncu ve yönetmen Asia Argento da gecede ödül verdi. Bir dönem Fransa'nın simgesi sayılan Laetitia Casta, gecede ödül verdi. 66. Cannes Film Festivali'nin en çok konuşulan yapımlarından biri François Ozon'un yönettiği Jeune & Jolie oldu.. Genç bir kızın cinselliği keşif heyecanlarını anlatan filmin yıldızı Marine Vacht da festivalin en çok dikkat çeken yıldızlarındandı. Fransa'nın yeni Lolita'sı olarak lanse edilen 22 yaşındaki Vacht'ı festival sayesinde bütün dünya tanıdı. Marion Cotillard da festivalin yıldızlarındandı. Cotillard hem Immigrant hem de sevgilisi Guillaume Canet'nin yönettiği The Blood Ties ile festivaldeydi. Cotillard pek çok ülkede bu yıl gösterime giren Pas ve Kemik adlı filmle de çok konuşuldu. Cotillard ve sevgilisi The Blood Ties'ın galasında aşk pozları da verdi. Ödül alsa da almasa da Marion Cotillard festivale damgasını vuran yıldızlardan biri oldu. Bu yıl ki festivale filmlerden çok yağmur damgasını vurdu.. Açılış filmi Muhteşem Gatsby'nin gösterildiği gece bardaktan boşanırcasına yağmur yağdı. Filmde Leonardo DiCaprio ile başrolleri paylaşan Carey Mulligan da kırmızı halıdan şemsiye altında geçti. Mulligan festivalde buyıl ağırlığını hissettiren Hollywood sinemasının son dönemde öne çıkan yıldızlarından biri. Mullligan fotoğraf çekimlerinde verdiği ilginç pozlarıyla da konuşuldu. Muhteşem Gatsby, gösterime girdiği ilk haftada çekimi sırasında yapılan harcamaların masrafını çıkardı bile. Festivalin yükselen yıldızlarından biri de Lea Seydoux oldu. O da iki filmle festivaldeydi. Seydoux önce 'Grand Central' ile boy gösterdi. Ardından da Abdellatif Keccihce'in yönettiği La vie D'Adele filmiyle. Ama en çok bu ikinci film dikkat çekti. Seydoux gündüz yapılan basın toplantısında bir ara gözyaşlarına hakim olamadı. Kechiche, Seydoux ve filmin diğer başrol oyuncusu Adele Exarchopoulos ikinci haftanın çekim merkeziydi. Filmin gala gecesinde beyaz elbisesiyle dikkat çeken bir konuk da hafızalara kazındı. Tüm dünya ajanslarının 'isimsiz konuk' diye lanse ettiği genç bir kadın giydiği elbisenin azizliğine uğradı . Kimse adını öğrenemedi ama bu 'isimsiz konuk' festivalin unutulmazları arasında yer aldı. Film galalarının vazgeçilmez konukları arasında ünlü mankenler de vardı. Bunlar arasında en çok dikkat çeken ise Irina Shayk oldu. Shayk, katıldığı film galasına bu siyah elbisesi ve verdiği pozlarla damga vurdu. Elbise kazaları da yaşandı. Kurbanlardan en çok konuşulanı Eva Longoria oldu. Ünlü oyuncu giydiği elbisenin derin yırtmacının azizliğine uğradı. Açılış gecesinin en çok eleştirilen konuğu Julianne Moore oldu. Giydiği elbise yerden yere vuruldu. Ama en çok ayakkabıları konuşuldu. Dünyanın önde gelen haber ajansları Moore'un ayakkabılarının bu kötü görüntüsünü tüm dünyayla paylaştı. Bu yıl jüride Ang Lee'den Steven Spielberg'e çok sayıda ünyü yer aldı. Ama hiçbiri Nicole Kidman kadar parlayamadı. Kidman Cannes'a adımını attığı anda etrafında bir hayran ve basın ordusu oluştu. Güzelliği ve zarafetiyle dikkat çekti Kidman. Ve elbette festival için hazırladığı kreasyonuyla da. Behind the Candalebra filmi daha çekimleri aşamasında çok konuşulmuştu. Festivalde de bu durum bozulmadı. Başrol oyuncuları Matt Damon ve Michael Douglas objektiflere bol bol poz verdi. Sharon Stone ise festivalin yıllara meydan okuyan ünlüsüydü. Bİr kaç makyajsız ve dağınık fotoğrafı yayınlansa da bakımlı ve özenli görüntüsü ona çıktı daha çok. YAĞMUR... YİNE YAĞMUR Cannes'da bu yıl son dönemde olmadığı kadar çok yağmur yağdı. Bu festival heyecanını gölgelemese de özellikle en şık giysileriyle kırmızı halıya çıkan ünlüleri biraz zorladı. CANLI YAYINDA SİLAH SESLERİ Bu yıl festivalde silah sesleri de duyuldu ‘Canal +’ isimli Fransız kanalının canlı yayınlamakta olduğu ‘Grand Journal’ programı silah sesleriyle kesildi.Büyük Jüri'de bulunan Christoph Waltz ve Daniel Auteuil’ün de bulunduğu çekim platosunda gerçekleşen olay nedeniyle, program kısa bir müddet kesintiye uğradı. Çekim alanına yaklaşan bir adamın havaya iki el ateş ettiği, daha sonra polisler tarafından çevresi sarılarak etkisiz hale getirildiği bildirildi. Saldırıyı gerçekleştiren kişinin üzerinde silahın yanı sıra sahte bir el bombası ve bıçak bulunduğu öğrenildi. İKİ MÜCEVHER HIRSIZLIĞI Olay sonrasında programın sunucusu Michel Denisot, konukları Waltz ve Auteuil ile, yerel saatle 20.37’de canlı yayına kaldığı yerden devam etti.Olay yerinde bulunan gazeteci Virginie Sellier, Twitter’da 'İzleyiciler çekim platosunda, gazeteciler masaların altındaydı' mesajını paylaştı. Festivalde iki de mücevher hırsızlığı yaşandı. İlk haftafestivale katılan oyuncular için getirilen 1 milyon dolar değerindeki takı bir otelden çalındı. İkinci hafta yine aynı tür bir hırsızlık yaşandı. Sharon Stone, Leonardo Di Caprio ve Paris Hilton gibi ünlülerin katıldığı, 80'den fazla güvenlik görevlisinin işbaşında olduğu bir partide 2 milyon euro değerinde nadide bir gerdanlık çalındı. HERKESİ CANNES'DIRDI Festivalin son günlerinde ortaya ilginç bir 'kandırma' olayı çıktı. Gangnam STyle ile ünlenen Psy olarak kendini tanıtan ve tüm önemli partilere katılan kişinin aslında 'sahte' olduğu ortaya çıktı. Fransız basını ünlü şarkıcıya olan fiziksel benzerliği ve gözünden hiç çıkarmadığı gözlükleriyle ünlü şarkıcı olduğuna herkesi ikna eden 'sahte Psy'ın, Clermont-Ferrand kentinden 34 yaşındaki Denis Carre olduğunu bildirdi. Bond kızı Naomie Harris'den Hülya Avşar'a bir çok ünlü onunla hatıra fotoğrafı çektirip sosyal medyada paylaştı. Cannes'da sahte PSY ile fotoğraf çektiren Hülya Avşar ise 'Dikkat etmedim, benimle fotoğraf çektirmek isteyince hayır diyemedim' şeklinde esprili bir yanıt verdi.