Pazar gecesi uykusuzluğa tahammül edebildiğim son ana kadar Digitürk'teki Moviemax Oscars kanalından yayınlanan 85'inci Akademi Ödül Töreni yayınını izledim.
Özellikle de pek çok seyircinin dizi ve yarışmalardan kendini kurtarıp Oscar'a göz atmak için dikkatini bu kanala çevirdiği PT2 kuşağında bu yayının izleyicileri arasındaydım.
Sunucular Yekta Kopan ve Meltem Cumbul hem sunumları, hem bilgi ve vizyonlarıyla ekrana çok yakıştılar.
Yorumcular Sevim Gözay ve Mehmet Açar da yayına çok iyi hazırlanmışlardı.
Ancak benim gibi bu yılki aday filmlerin pek çoğunu izlememiş 'sıradan' sinemaseverler için konuşulanlar adeta 'Fransızca' gibiydi. İzlediğim süre içinde adaylarla ilgili hiçbir görsel malzeme ve tanıtıcı bilgiye rastlamadım.
Yorumcular neredeyse tüm filmleri izlemişler, aralarında tartışıyorlardı.
Bize de sadece 'dışarıdan bakınmak' ve kırmızı halıda yürüyenlerin kıyafetlerine yorum yapmak düştü.
Oysa her film ve adayı, o saatte, fragmanlar eşliğinde tek tek tanıtsalar, izleyiciye her şeyden önce 'bilgi' sunsalar daha iyi olmaz mıydı?
Ne var ki bizler; sunucu ve yorumcuların sinema sanatı hakkındaki derin bilgilerini 'tokuşturmalarını' izleyip durduk.