RTÜK (Radyo Televizyon Üst Kurulu) izdivaç programlarının bitirilmesi için kanal yöneticilerine son uyarıyı yaptı. Bunu yaparken de aba altından sopa gösterdi.
Cümle aynen ağızlarından dökülmedi ama meali şöyleydi:
'Eğer bu programlar kanun hükmünde kararname ile bitirilmezse, biz vereceğimiz yüksek para cezaları ile kökünü kurutacağız. İş bu aşamaya varmadan, siz bu programları ekrandan çekin.'
Görünen o ki, izdivaç programları konusunda deniz bitti. Peki büyük reyting ve reklam potansiyeline sahip bu programların yerine gündüz kuşağında ne izleyeceğiz? Biraz hayal gücümü kullanıp geleceğe dönük projeksiyon yaptım. İşte aklıma ilk gelenler... Hem de isimleriyle, cisimleriyle...
SON BİR ŞANS: Boşanmak üzere olan evliler, yüzük atmaya hazırlanan nişanlılar bir stüdyoda toplaşır. Eski izdivaç sunucusu bu kez ayrılmak üzere olan çiftleri barıştırmak için ter döker. Bu program, boşanma davalarına bakan aile mahkemelerinin yükünü de azaltacaktır.
GELİNİM SEN ANLA: Evliliklerde baş gösteren anlaşmazlıkların büyük bölümü, ailelerin uyuşmazlığından kaynaklanıyor.
Bu sorunu yaşayan aileler, kız tarafı ve erkek tarafı olmak üzere stüdyoda iki gruba ayrılır. Muhtemelen sinirlerini ameliyatla aldırmış bir sunucu; iki tarafın sorunlarını, karşılıklı suçlamalarını dinleyip arabuluculuk yapmaya çalışır.
OYNAR GELİN GÖRÜMCE: Bir tarafta görümce ve elti adayları, diğer tarafta kayınço ve enişteler; saz eşliğinde aşıklar gibi manilerle atışır. Gelin ve damat adayı da bir başka odada olan biteni ekrandan yorumlayıp mürüvvete ulaşıp ulaşamayacaklarına karar verir.
ANASINA BAK KIZINI AL: Anneler bütün hünerlerini sergiler. Damat adayları kızları görmeden, sadece annelerine bakarak tercih kullanır.
HUZURUM KALMADI: Malum, izdivaç programlarının en büyük müşterileri, yaşını başını almış nineler ile dedelerdi.
Onları ekransız bırakmamak lazım. Bu program da işte bu amaca hizmet ediyor. Huzurevleri arasında 'Survivor' yarışması yapılır. 'Ben daha ölmedim' diyenler, kendilerini göstermek için parkurlarda kıyasıya mücadeleye tutuşur. Ödül, 'dokunulmazlık' yerine 'dokunulabilirlik' olacaktır.
En iyisi daha fazla saçmalamadan bu yazıya son vereyim. Allah korusun, ciddiye alıp kolları sıvayan yapımcılar filan olursa, bu vicdan azabıyla yaşayamam
RTÜK, kayda alın şikayetimi
Radyo Televizyon Üst Kurulu'na en çok izdivaç programları ile ilgili şikayet geliyor. Bir vatandaş da daha etkili olsun diye şikayetini şiire dökmüş. Yukarıdaki yorumun altına iyi gider diye düşündüm. İşte o şiir:
'Yemeğe gitmeler çaya çıkmalar,
Önceden hoşlanıp sonra bıkmalar
Elektrik aldım almadım derler,
Baksan birbirini ekranda yerler
Acele el atın son bulsun şerler
RTÜK, kayda alın şikayetimi
Gözden yaşlarını döken dökene,
Hediye sunup diz çöken çökene
Ahlak temel taşın söken sökene,
RTÜK, kayda alın şikayetimi
Yayına çıkanlar giyip guşanmış,
Dolmuşlar oraya bekar, boşanmış
Olmasaydı keşke olay yaşanmış,
RTÜK, kayda alın şikayetimi'
