Bugün sizlere hayatınızı değiştirebilecek bir tartışma senaryosu yazacağım.
Diyelim ki eşinizle ya da bir yakınınızla haklı olduğunuzu düşündüğünüz bir konuda sıkı bir tartışmaya girdiniz.
Kanın beyninize hücum ettiği, boğazınızın kasıldığı, tüm bedeninizin gerildiği ve haklı olduğunuzu ispat etmezseniz yaşayamayacağınızı hissettiğiniz tartışmanın en hararetli anındasınız...
Sizin doğru, karşınızdakinin yanlış olduğunu kabul ettirmek için bağırıp çağırırken, kendi agresif tavrınızı da fark ettiğiniz bir anda, bu satırları hatırlayıp bir kez farklı bir şey deneyin...
Sadece ne olduğunu görmek için...
ELİNİZE BUZ TORBASI ALIN
Haklı olduğunuzu ispat etme ihtiyacını bir yana bırakın ve elinize bir buz torbası alarak yalnız olabileceğiniz bir yere geçin.
Vücudunuzu izleyin... Gerilmiş kaslarınız, sıklaşan nefesiniz, ruh haliniz, üstünüzdeki külçe gibi o ağır his... Fark edin.
Buz torbasını alnınıza koyun ve gergin omuz, boyun ve çene kaslarınızı rahatlatarak derin bir nefes alın. O anda haklı olduğunuzu kabul ettirebilmek için harcadığınız enerjiyi ve bedeninize yüklediğiniz stresi fark edin.
Burada tüm kontrol mekanizmanızı bir anda kesmekten bahsetmiyorum. Ancak kontrolü kaybetme endişemizin genelde öyle hayati önem taşıyan konulardan olmadığını fark edin.
Belki ılık bir duş almak, suyun baskısını ensenizde hissetmek ve temiz çarşafların içinde biraz uzanmak ya da sıcak bir bardak çay ruhunuza iyi gelebilir. Tüm bunlar sorunu tabii ki çözmez ama sizi duygusallıktan daha makul ve rasyonel düşünmeye, sorunu ve tepkilerinizi daha 'sağlıklı' bir şekilde analiz etmeye hazırlar. Belki çok detaycı, karşılaştırmacı, negatif, sadece 'ben' odaklı düşünüyorsunuz.
Belki aldığınız tehditten daha yoğun tepki gösteriyorsunuz.
O noktada kendinize şu soruları sorabilirsiniz: Bu çeşit tepkisel yaşamak; dış dünya ile ve kendimle ilişkimi nasıl etkiliyor?
Sinirli, gergin, tahammülsüz ruh hali ve tepkisel yaşam kimliğiniz haline geldiyse, neyi değiştirmenin zamanı geldi?
İşte o zaman beynin entelektüel olarak algıladığı ve kabul ettiği şeyi bedeninize öğretmeye başlayabilirsiniz, tepkisel açıdan... Yani tepkilerinizi kontrol edebilmeyi ancak böyle kendinize öğretebilirsiniz.
Düşüncenizi eğitmekle yapacağınızı, hiç kimse sizin için yapamaz. Ne eşiniz, ne arkadaşınız, ne doktorunuz, ne de sigara ve haplar gibi semptom gidericiler...
Sisteminizin nasıl işlediğini bir kez kavradınız mı, o gününüzü rezil eden pek çok küçük soruna bakışınızı ve tepkilerinizi değiştirmek mümkün! *Sevgili okurlar; 3 Mart akşamı İstanbul'da duygularımızı nasıl idare edebileceğimizi de paylaştığım küçük bir seminer vereceğim.
Yerimiz kısıtlı, ilgilenenler (212) 296 00 08 no'lu telefonu arayarak ya da info@radiagelisim. com'a yazarak bilgi alabilirler.
