Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ELVAN DEMİRKAN

İyilik harekatı başlatıyoruz!

Yok böyle olmayacak; ülke olarak ruh halimiz vahim durumda. İpin ucunu kaçırırsak, sonu gerçekten hayırlı değil!
Herkes gergin, agresif, tahammülsüz, güvensiz, tepkili ve umutsuz... Kimse, kimse için iyi düşünemiyor artık. Kimsenin kimseye inancı kalmadı.
Geçen gün, SABAH Ek Yayınlar Yönetmeni'miz sevgili Şengül Balıksırtı ile bu konuda sohbet ediyorduk. Şengül, "Bir iyilik hareketi başlatmayı düşünüyorum" dedi.

HERKESE SORDUK
Çok basit iki soru soracağım: Bugün bir başkası için iyilik yaptın mı? İyi bir şey düşündün mü?
Birlikte asansöre bindik ve karşılaştığımız herkese sormaya başladık. Soruyu duyan afallıyor. Dalıp gittikleri (muhtemelen) negatif düşüncelerinden bir an uzaklaşıp "Hayır, yapmadım galiba" diye cevap veriyorlar. Bir başkası ile birbirimizin biyokimyasını olumlu etkilediğimiz ruh halinden o kadar uzaklaşmışız, kötü düşünmeye ve öfkemize kendimizi o kadar kaptırmışız ki, ruh ve bedenin asıl ihtiyacı olan o temel gıdadan ne kadar yoksun kaldığımızın farkında bile değiliz.
Ama bir noktada öfkenin size ne fayda sağladığını kendinize sormanız lazım. Duygusal yaşamınızı gerçekten bu his üzerine mi kurmak istiyorsunuz? Çevrenizdeki sürekli agresif, gergin öfkeli yaşayan insanlara bakın, o enerjinin onları ne kadar yiyip bitirdiğini çok net görürsünüz.
O his bulaşıcı; aynı salgın hastalık gibi... Bu sizin için de geçerli. Dünyaya nasıl bir enerji veriyorsunuz? Biraz büyük resme bakın. Tavrınız, (enerjik seviyede) dış dünya ile ve kendinizle ilişkinizi nasıl etkiliyor?
Öfke, aslında o kadar kötü bir his değil; can sıkıntısı gibi durgun değil mesela. Hiç olmazsa içinde bir enerji var, hareket var. İşte o enerjiyi insani değerlerinizi kaybetmeden yönlendirebilmeniz çok önemli.
'O kötü, bu fesat, sen hatalısın, şuna güvenmiyorum' gibi önyargılarınızı biraz limitleyin. Bu, insanları fark etmeden etiketleyip otomatik pilotta duygusal reaksiyon göstermenize sebep olur. Ve bunun sonu yok.
İnsanların arada bir iyi yönlerini görmek sizi tehdit etmesin. Bu, onların da davranışlarını olumlu yönde etkiler.
Her zaman, her an pozitif, anlayışlı, tatlı, sakin olmak zorunda değilsiniz. Ama bunu yeri geldiğinde ve gerektiğinde yapabilmelisiniz.

YENİLİĞE KAPI AÇIN
Belki biraz da başkalarında ve kendi hayatınızda iyi yönleri görmek endişenizi, öfkenizi, korkunuzu, iç sıkıntınızı, kapana kısılmış ruh halinizi azıcık rahatlatır. Belki hayatınızda yeniliğe küçük bir kapı açılır.
Daha esnek, daha gerçekçi ve yapıcı bir düşünce şekliniz olduğunda, hayatın iniş ve çıkışları ile baş ederken daha donanımlı oluyorsunuz.
Bugün başlayın; küçük veya büyük, önemli veya önemsiz... Tatlı bir anla, bir başkasına kendini iyi hissettirin.
O küçük anların etkisi düşündüğümüzden çok daha büyük.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA