Türkiye'nin en iyi haber sitesi
İLKER GEZİCİ

Hiçbir zaman gelinlik giyme hayalim olmadı

Atv'nin yeni dizisi 'Evli ve Öfkeli'de 'Dilek' karakterini canlandıran Ayça Erturan: Hiçbir zaman gelinlik giyme hayalim olmadı. Gelinliğimi son gün yaptırdım; o kadar rahattım

Ayça Erturan, 'Çok Güzel Haraketler Bunlar' adlı televizyon şovuyla tanındı. Ünlü oyuncu, şimdilerde atv'nin yeni dizisi 'Evli ve Öfkeli'de 'Dilek' karakterini canlandırıyor. 'Aşk Nerede' isimli filmle de hayranlarının karşısına çıkan Erturan; 13 yıldır birlikte olduğu Levent Kırca'nın oğlu Oğulcan Kırca ile geçen yıl nikah masasına oturmuştu. Ayça Erturan; diziyi, uzun ilişkisinin sırrını ve evlilik hayatını anlattı...
atv'de yeni başlayan 'Evli ve Öfkeli' dizisinde ihanete uğrayan bir kadını oynuyorsunuz. 'Dilek' nasıl biri?
'Dilek' diğer üç kadın gibi aldatılıyor. Diğerlerine göre daha saf, daha kırılgan, her şeye inanan, kötülükle temas etmemiş, özünde komik bir karakter.
Aldatılıyor ama yine de kocasından vazgeçmiyor.
Evet, 'Dilek' kocası onu aldatsa da yine de sevebilen, onun arkasında duran bir kadın. O yüzden seyircinin birçoğunun empati kurabileceği bir karakter.
Bir sahnede kocası "Seni sevmiyorum" diye bağırıyor. Siz ne hissettiniz?
O sahneyi oynarken çok etkilendim. Rol arkadaşım Kemal Peksayar bile "Bir erkek nasıl böyle bir şey söyler karısının yüzüne baka baka" dedi. Biraz gergin bir sahneydi.
Siz hiç aldatılma endişesi yaşadınız mı?
Ben yaşamıyorum. Benim eşim melek. Aldatmaz Oğulcan. Aldatsa anlardım ben.

EVLİLERİN ÖFKELİ OLMASI DOĞAL

Peki, aldatılırsanız nasıl tepki gösterirsiniz?
Yaşamadan bunu söylemem çok zor. Allah yaşatmasın.
Oyuncu arkadaşlarınızla aranız nasıl?
Dört kadının başrolde olduğu bir dizide ego çatışmaları yaşanıyor mu?
'Eyvah dört kadın, bir de yönetmen de kadın... Nasıl olacak?' diye başta korktum. Ama onları tanıdıktan sonra bu korkumun yersiz olduğunu anladım. Yönetmenimiz Nisan Akman inanılmaz bir kadın. Kızları da ilk başta tarttım, bir-iki şaka yaptım; sanki 800 yıldır birbirimizi tanıyormuşuz gibi kaynaştık hemen.
'Evli ve Öfkeli' çok güzel bir isim. Evli olan daha mı öfkeli oluyor?
Öfkelenmek için evli olmamıza gerek yok ama evli olunca öfkemiz kontrol dışı olabiliyor. Çünkü en çok sevdiklerimize zarar veriyoruz. En çok onlara değer verdiğimiz için en çok onlar kırıyor bizi. O yüzden evlilerin öfkeli olması çok normal.
'Aşk Nerede' isimli filmde evlenme baskısı yaşayan 'Biricik'i canlandırıyorsunuz. Filmden bahseder misiniz?
'Biricik', 30 yaşını geçtikten sonra evde kalmış psikolojisi yaratılan kızlardan. Çocukluk arkadaşı ve ezeli rakibi 'Sidikli Feride'nin evleneceğini duyunca paniğe kapılıp kendisine makul bir damat adayı bulmaya çalışıyor. En azından kavalye olarak birini bulmak için uğraşıyor. Listeleri var ama öyle erkek yok. Beyaz atlı bulamasa da sarı taksili bir prens buluyor kendisine.
Siz evlilik baskısı yaşadınız mı?
Evet. 13 yıllık bir ilişkim vardı. 30 yaşına bastığım gün 'Hadi kızım, hadi yavrum' diye bir baskı oluştu üstümde. Ben de bunun üzerine evlendim zaten.

AĞIZ DOLUSU KAVGA EDEMİYORUZ

Sessiz sedasız evlendiniz, neden?
Şatafatı sevmiyorum, utanıyorum öyle şeylerden. Hiçbir zaman gelinlik giyme hayalim olmadı. Gelinliğimi son gün yaptırdım. O kadar rahat bir gelindim.
Bir ilişki nasıl 13 yıl sürer?
Saygıyla, sevgiyle, emekle sürer. Oğulcan acayip bir adam. Kavga edemiyoruz. Ağız dolusu kavga etmeyi çok istiyorum. Adrenalin fışkırsın falan ama ya çok mantıklı bir şey söylüyor geri adım atıyorum ya da alttan alıp hevesimi kursağımda bırakıyor. O Yengeç erkeği; çok munis, sakin, sırtına vur lokmasını al bir tip.
Eşinizin ailesiyle aranız nasıl?
Çok iyi. Annesi herkesin bildiğinin aksine Oya Başar değil, Nur Diner'dir. Levent Kırca'ya ben çok şey danışırım. Bana çok destek olmuştur. O benim kayınpederim değil, okulum.
Oğulcan Kırca ile nasıl tanıştınız?
Küçükçiftlik Park'ta Levent Kırca Tiyatrosu'nun çadırı vardı. Oraya başvurmuştum. Oğulcan'la orada tanıştım, sonra çıkmaya başladık. 19 yaşındaydım, bu zamana kadar geldik. Evlenme teklifini de beni ilk tanıştığımız Küçükçiftlik Park'ına götürerek yapmıştı.

EVLENECEK KIZ İMAJI VAR BENDE

'Evlenilecek kız' gözüyle bakmış size.
Ben biraz öyleyim ya. Evlenilecek kız imajı var bende, o yüzden öyle roller geliyor bana. Tipik Türk kızıyım; hamur açarım, mantı yaparım, dolma sararım. Çerkez'im; örf adetlerine bağlı biriyim. Çok güzel misafir ağırlarım. Gelin bir gün.
Eşiniz sizin oyunculuğunuzu nasıl değerlendiriyor. Şu sıralar dizi seti yoğunluğu yaşıyorsunuz. Başladı mı şikayete?
Yönetmen olduğu için benim oyunculuk hayatım onu rahatsız etmiyor. Her projeyi ona danışıyorum; benim görmediğim noktaları görüyor. Onun fikirleri çok değerli. Ama bu ara set yoğunluğundan dolayı şikayet etmeye başladı. "Karımızın yüzünü göremeyecek miyiz?" diye söyleniyordu, ben de "Bugüne kadar gördün de ne oldu" dedim. (Gülüyor)
Evlilik baskısının yerini çocuk baskısı aldı mı?
Almaz mı! Evlendim, ertesi gün aramaya başladılar. Karnımı falan tutuyorlar, "Hop" dedim "O benim kendi göbeğim." Ama ben nasıl çocuk yapayım ki; zamanım yok. Adamı bile göremiyorum.

HEM SENARYO, HEM DE KİTAP YAZIYORUM

Yaklaşık 10 yıldır oyunculuk yapıyorsunuz. 10 yıl önce ne hayal ediyordunuz?
Şimdi o hayallerin hangilerini gerçekleştirdiniz? Ben 'Bir Demet Tiyatro' izlerken, bir anda 'Bir Demet Tiyatro'da oynamaya başladım. Yılmaz Erdoğan ve Demet Akbağ'ın öğrencisi oldum. O dönemde Yılmaz Abi'nin şiirlerini duvarlarıma yazıyordum; onun şiirleri hâlâ ezberimdedir. Bir şekilde hayat bizi buluşturdu. Arkadaşım sayesinde sınav açıldığını öğrendim. 3 bin kişinin başvurduğu o sınava girdim ve başardım. Benim dönüm noktam o sınava girmemdir. Denemekten geçiyor her şey. Ben üniversite okudum ama benim üniversitem BKM 'dir.
Bundan sonra yapmak istediğiniz şey nedir?
Kendi yazdığım bir işte oynamayı çok istiyorum. Hem bir film senaryosu, hem de kitap yazıyorum. Hatta kitabım yakında çıkacak.

GÜZEL VE ZAYIF OLMAK ZORUNDA DEĞİLİM


Kilolarınızla barışık bir insansınız ama bir ara çok zayıflamıştınız, değil mi?
Evet, 18 kilo verdim. Ben kendisiyle çok barışık biri olduğum için etrafımdakilerin sözlerine takılmıyordum. Yaşadığım bir rahatsızlıktan dolayı bana kortizon verdiler; o da çok şişirdi. Biz oyuncuyuz, çok zayıf ve çok güzel olmak zorunda değilim ki. Ben insanım bir kere. 'Evli ve Öfkeli' için yine dört-beş kilo aldım.
Zayıfladıkça popülerleştiğinizi düşünüyor musunuz?
Hayır. İnsanların balıketli kadınlara bakışının değiştiğini, 'Biz de böyleyiz' demeye başladıklarını düşünüyorum. Ben defolarımı çok seviyorum. Dizlerim yara doludur mesela.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA