Hafta sonu heyecan dolu bir Oscar serüveni yaşadık; ben de son sözümü söyleyip konuyu kapatıyorum. Akademi, bu yıl adil ödül dağılımı ile tam puan aldı. Leonardo DiCaprio ise, beşinci adaylığında nihayet bu ödüle kavuşarak yılların acısını çıkardı. Ödül alırken yaptığı duyarlı konuşma ile aldığı ödülün üstüne cila çekmiş oldu. En iyi aktör dalında yarışan diğer adaylara da Leo'yu alkışlamak kaldı.
DUYARLI BİR YILDIZ
Ödül törenlerinde adaylar; yapacakları konuşmaya odaklanır, ellerinden geldiğince düzgün, kısa ve esprili konuşmak için kendilerini kasarlar. Egosuna kurban gitmeden, konuşmasını şova çevirmeden sahneden inenlerin sayısı azdır. Birkaç damla gözyaşı ile ona buna teşekkür edenleri de gördük, bazen kimsenin anlamadığı mesajlar gönderenleri de... Ama Leo'nun Oscar konuşması, ödülün de önüne geçti. Leo'nun konuşmasını çevreciliğe ayırması, hayatını çevreyi korumaya adaması ayakta alkışlanacak cinsten. 'Çevreciyim ama lafta; konuş konuş sonra unut gitsin' durumu değil onunkisi. Yaşamını mercek altına aldığınızda; Leo'nun elektrikli otomobil kullandığını, evine güneş panelleri taktırdığını, küresel ısınmaya karşı düzenlenen yürüyüşlerde yer aldığını, çevre örgütlerine bağışlar yaptığını görürsünüz. Son Oscar konuşmasında da sadece iyi bir aktörden ibaret olmadığını, gösterdiği duyarlılıkla ispatlamış oldu.
BEYİN YAKAN ADAM INARRITU
Alejandro Gonzalez Inarritu filmleri diye bir gerçek var... Pazar gecesi yapılan Oscar töreninde Inarritu'nun filmi 'The Revenant' (Diriliş), En İyi Yönetmen dahil üç ödül kazandı. Yönetmen Innarritu, geçtiğimiz yıl da 'Birdman' ile Oscar'ın sahibi olmuştu. Filmleri ile 'beyin yakan adam' olarak anılan Inarritu'nun keyfine diyecek yoktur şimdi. Bakalım seneye sürprizi ne olacak? Şimdi yerinizden kalkın ve Şilili yönetmenin tüm filmlerini izleyin.
DEDİKODU GRUPLARI 'HABERİM YOK'ÇULARA KARŞI!
MODEL 1: Sosyal hayatın parçası olup, o davet senin bu davet benim gezip, nasıl da hiçbir şeyden haberin olmaz? Bu model insanlar yeni türedi. 'Bu aralar gazete okumuyorum, haberi görmedim', 'Olanı biteni takip edemiyorum, çok yoğunum', 'Ne Instagram'a bakacak vaktim var, ne de gıybet yapacak...' Geçiniz canlarım bunu geçiniz; herkesin, her şeyden haberi var. Çok cool görünmek ve umursamaz takılmak için sergiledikleri bu tavır hiç de inandırıcı değil. Eminim ki sabah, uyanınca bir gece öncenin analizini yapıp gazetelerin magazin sayfalarını satır aralarına kadar okuyorsunuz. Biz de bunu hiç mi hiç yutmuyoruz!
MODEL 2: Bu insan tipini Whatsapp'ta açtıkları en az dört kişiden oluşan gıybet gruplarından tanıyabilirsiniz. 10 kişiye kadar çıkan gruplar da var. Sabahtan akşama kadar her telden dedikodu yapıyorlar, en ufak mevzuyu saatlerce tartışıyorlar. Instagram'da paylaşılan bir fotoğrafı gruba gönderip yerden yere vuruyorlar ya da gazetelerdeki sansasyonel hikayelere son vuruşu yapıyorlar. Bu model insanların sosyal medyadaki en sevdikleri cümle de gıybet time! İstanbul'da birçok mekanda gerçekleşen toplu buluşmaların amacı; tabii ki dedikodu ve onu bunu çekiştirme...
YAZIN FAVORİSİ DÜETLER VE NARGİLE PARTİLERİ OLACAK
Sosyal hayatın nabzını tutan, tahminleri ile hep 12'den vuran bir halkla ilişkiler uzmanı arkadaşımla, 'Yazın neler olacak acaba, neleri konuşacağız?' diye laflamaya başladık. Müzik dünyasına ve mekan konularına daldık çıktık. İşte 2016 yazıyla ilgili iki tahminim: 1- Düet piyasasına ve yaz partilerine bir hit gelecek. Nasıl ki Murat Boz-Gülşen ikilisi, 2015'te birçok yazlık kulübün vazgeçilmezi olduysa, bu yaz da Boz ile Hadise'den sağlam bir düet bekliyoruz. Gelirse ne ala, dans eder koparız işte! 2- Cennet Koyu'ndaki Juju Beach'in yerine nargilesiyle meşhur Huqqa'nın açılması, bu akımın yavaş yavaş Bodrum'u saracağını gösteriyor. Nargileli DJ partileri olur mu, olur! Bu yaz beach club'larda nargile fırtınası esecek gibi görünüyor. Neyse ki bu duruma Dubai plajlarından alışkınım. Bu trendi benimsemeyenler ise soluğu Yunan adalarında alabilir.
