Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MERT VİDİNLİ

Muson yağmurları altında terapi

Ayşe Hatun Önal'ın sosyal medyada paylaştığı tatil fotoğrafları dikkatimi çekti ve hemen kendisine "Alo" dedim. Hatta Ayşe Hatun Önal var ve hiç paylaşmadığı tatil fotoğrafları! Anlayacağınız, Ayşe beklenmedik şeylerin ülkesi Sri Lanka'da kendi ruhunda bir yer bulmuş. Eee, kendisi de şaşırtmayı çok seviyor malumunuz. Ayşe bana şunları söyledi: "Sri Lanka'dayım, Hint Okyanusu'nda kendimi Muson yağmurlarına bıraktım. Yemekler çok iyi; biraz Hint, biraz yöresel tatlar var. Pis-kirli zannediyorsun ama değil, dükkanlar kötü sanırsın hiç değil! Sadece her şeye bir vintage ruhu hakim. Çok güzel bahçe ve tapınaklar var. Bahçede yalın ayak yürüyoruz. Yerler nasıl sıcak; ayaklarım resmen kavruldu, canım acıdı. Buralara çorapla gelmek gerekirmiş... Bol bol batik kıyafetler, el işi takılar aldım. Sana da uğur getireceğine inandığım Buda heykellerinden hediye edeceğim."

EVDE DETOKS HAFTASI İLAN ETTİM
İnanmayacaksınız ama bu hafta kendimi eve kapadım ve detoks haftası ilan ettim. Hep başlayıp yarım bıraktığım programları, bu sefer harfiyen uyguladım. Chenot metodu ile bir haftada beş kilo verdim! Sosyal medya paylaşımlarıma kimse inanamadı. 'Yok artık, sen evde misin? Bu kadar kısa sürede nasıl kilo verebildin?' gibi sorular aldım. Buradaki en büyük espri; gününüz bu merkezde geçiyor, sonra hop eve! Bioenerjik check-up ile nerede, ne sorununuz var öğreniyor; çamur terapileri ve su masajıyla dolaşımınızı hızlandırıp toksinlerden hızlı bir şekilde kurtuluyorsunuz. Üç öğün sağlıklı yiyerek de programı tamamlıyorsunuz! Her yemek paketi kalori hesabına uygun hazırlanıyor. Bir de bunlara Bade İşçil kafası yapıp Nişantaşı-Bebek hattı yürüyüşü katarsanız, kilo kaybınız da hızlanıyor. Peki detoks kafasına girince hayatımda neler değişti? 1- Akşamları çiçek ektim. Toprak gübreleyip çiçekleri yeni saksılarına yerleştirdim. Yanımda yemek yiyenlerle ilgilenmedim. 2- İzlemediğim festival filmlerini izlemek, kafamı boşalttı. Marlon Brando'nun kendi sesinden 'Listen to me Marlon', etkileyici bir belgesel biyografi. 3- Daha çok okudum. Gökçe Dölek'in yeni kitabı 'Büyük Resim'in sayfalarında kayboldum. Şu söz de kitabı elinize almanız için yeterli: 'Mucizeler onları beklemeyi bıraktığında olur.' 4- Bitki çayı kafası yaşadım. Karahindiba'nın faydalarını öğrenip içine ısırgan otu karıştırdım. Özellikle tarçın çayı tokluk hissine birebirmiş; meğersem Gülben Ergen haklıymış.

YAZ DİZİLERİNDE DURUM NE?
Yaz sezonu için dizi görüşmelerine giden oyuncu arkadaşlarımla ayaküstü lafladık. Onlara sordum: 'Yaz aylarından durum nedir, nasıl yapımlar geliyor?' Durum şuymuş arkadaşlar; yine bol bol romantik komediler ekrana gelecekmiş. Birçoğu da Çeşme'de ya da Bodrum'da çekilecekmiş. İçimizi ısıtan gençlik işleri; güneşi, kumu, denizi bol, tam yaz kafası yaşatan projeler olacakmış. 'Eee, yazın ekranda ne olacak?' diyenler, işte cevabı burada! Yazın bol bol seyredersiniz artık.

GERÇEKTEN BİRİ BİZİ GÖZETLİYOR MU?
George Orwell'in '1984' isimli romanında yer alan kehanetlerden biriydi: 'Big Brother is Watching You.' (Yani biri bizi gözetliyor) Toplumdaki tüm bireylerin merkezi bir otorite tarafından gözetlemesini, biz bugünlerde dibine kadar yaşıyoruz; her şeyimiz ortada! Tüm haberleşmelerimiz, para transferlerimiz ve harcamalarımız, daha doğrusu varlığımızın sembolü olan ne varsa, şifreli, gizli görünse de sanki birilerinin elinde dolanıyor. Kimileri bu konuyu umursamıyor, kimileri halen geleneksel takılıp; 'Hiçbir şey hayatımı kolaylaştırmasın, dijital dünyanın esiri olamam' deyip akıllı telefon bile kullanmıyor. Bakınız Ali Koç'un elindeki tuşlu, nuh nebiden kalma cep telefonuna... Peki ya iletişimin yegane parçası Whats- App konuşmaları ne olacak? Hani o en yakın arkadaşınızla yazıştığınız, en gizemli fotoğraflarınızı yolladığınız sohbet programı... Kimi zaman tüm mal varlığınızı, kimi zamanda özelinizi konuştuğunuz o platformda neler oluyor? İşte o noktada herkes şüphe içindeydi, 'Yazdığım her şey birileri tarafından okunuyor mu?' endişesi yaşanıyordu. Ama durun! Birkaç gün önce WhatsApp'tan bir uyarı geldi: 'Bu sohbete gönderdiğiniz mesajlar ve yaptığınız aramalar artık uçtan uca şifrelenmeyle korunmaktadır. Daha fazla bilgi için dokunun.' Peki şimdi ne olacak? Whats- App'ta özgürce yazışabileceğiz. Tüm paylaşımlarınız baştan sona şifreleniyor ve de şirket yetkilileri dahil kimse bu mesajlara ulaşamıyor. Farkında mısınız; kafalarımız ne kadar da değişti. Gizliliğe, saklanmaya önem verir olduk. Gizli yazışmalar, gizli flörtler, gizli partileri sever olduk. Eh, olacağı buydu! Sosyal medyada her şeyimizi o kadar ortaya döktük ki, şimdi tekrar mahremimizi koruma kararı aldık.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA