'JETLERİN DÜŞÜRDÜĞÜNE İLİŞKİN ŞÜPHELER ARTIYOR'
Konuyla ilgili "Kanlı Çukur" kitabına değerlendirmelerde bulunan Emekli Hava Albay Mustafa Hacımustafaoğulları, saat 14.59'da helikopter ile jetlerin bir noktada buluşması jetlerin helikopteri bilerek veya bilmeyerek düşürdüğüne ilişkin şüpheleri artırdığını belirtti. Hacımustafaoğulları'nın yaptığı analiz şöyle: "Genelkurmay Başkanlığı'nın bugüne kadar hazırladığı raporlarda, jetlerin helikoptere mesafesinin 28,5 km olduğunu söylüyordu. Ortaya çıkan belgeler ile bunun doğru olmadığı anlaşılıyor. Jetlerin helikoptere çok daha yakın mesafede uçtuğu anlaşılıyor. 14.43'de helikopter Çağlayancerit'ten kalkış yaptıktan sonra 2 dakika sonra HK046 iz numaralı F4'ün kalkış
yapıp helikopterin uçtuğu istikamette uçması bir tesadüf olamaz. Dolayısıyla diğer savaş uçaklarıyla saat: 14.59'da bir noktada buluşması jetlerin helikopteri düşürdüğüne ilişkin kuşkuları daha da artırmaktadır. Kısaca şunu söyleyebiliriz. Jetler, saat: 14.59'da helikopterin tepesindeydi. Dolayısıyla 14.59'da helikopter jetler ile karşılaşmasıyla jetlerin oluşturduğu türbülans ve jetlerin egzoz gazları helikopter motorunu etkilemiş olabilir. Pilotunda egzoz gazının olumsuz etkisiyle kontrol zayıflaması yüzünden 3-4 dakika ancak havada tutunabildiği anlaşılıyor. Zaten pilotunda kanında yüksek oranda karbonmonoksit tespit edilmişti. Belki de kaza kırım ekibinin raporunda dile getirdiği pilotta oluşan vertigo bu nedenle oluştu."
'UÇUŞ PLANLAMASIYLA İCRA EDİLEN UÇUŞ FAALİYETİ ÖRTÜŞÜYOR MU?'
Emekli Hava Albay Hacımustafaoğulları değerlendirmesinde ayrıca savaş uçaklarının kalkış yapmadan önceki planlarıyla icra edilen uçuş faaliyetinin aynı olup olmadığının araştırılması gerektiğini dile getiriyor. Hacımustafaoğulları: "Jetleri uçuran pilotlar uçuştan önce görevleriyle ilgili brifing yapar. Brifing de uçuş ile ilgili tüm ayrıntılar koldaki uçucular tarafından paylaşılır. İcra edilen uçuş faaliyetinin yerdeki planlamaya uygun yapılması temel esastır. Uçuşun tamamlanmasına müteakip inişten sonra görevin değerlendirilmesini içeren görev sonu brifingi yapılır. Uçuştan önce yapılan planlama ile icra edilen uçuş faaliyetleri birbiriyle tamamen örtüşüyor mu?" Sorunun cevabının araştırılması gerektiğinin altını çiziyor.
PATLAMA SESİNİ DUYAN KÖYLÜLERİN İHBARI, DİKKATE ALINMADI
Öte yandan "Kanlı Çukur" kitabında DDK'nın konuyla ilgili yaptığı çok önemli bir tespite de veriliyor. Jetler ile Yazıcıoğlu'nun helikopteri karşılaşma olasılığına ilişkin DDK, patlama sesini duyan köylülerin ihbarda bulunduğuna vurgu yapıyor. DDK raporunda, savaş uçakları ses hızını aştığında patlama sesi duyulabileceğine işaret ediyor. Konuyla ilgili DDK, bilimsel olarak yaptığı araştırmada "Hareketli ses kaynağının hızı, sesin yayılma hızını geçince, ses, patlama sesi olarak duyulur" sonucunu raporuna yansıtıyor. Helikopterin düştüğünü gören çevre köyü sakinlerinin patlama sesini duyduklarını dile getirmiş olmaları da ayrı bir önem kazanıyor. DDK görgü tanıklarının ifadelerine atıf yaparak şu tespiti yapıyor: "Kurucaova, Tekir Alaçayır Mahallesi-Deli Höbek dağı, Ahmetçik, Saraycık, Kınıkkoz, AslanBey Çiftliği, Andırın, Yeniyapan, Düzbağ ve diğer bazı köylerden patlama sesi duyulduğu ihbarı yapıldığı bilinmektedir. Yapılan ihbarlarda patlama sesi; şiddetli, çok şiddetli, gök gürlemesi gibi, deprem gibi evler sarsıldı şeklinde tarif edilmiştir. Helikopterin sözü edilen köylerden geçmediği ve kaza kırım raporuna göre bir patlama da olmadığı göz önüne alındığında bu patlama seslerinin, ses hızını aşan uçaklardan kaynaklandığı düşünülmektedir."
Öte yandan Gülefer Yazıcıoğlu'nun avukatı Selami Ekici'nin radar uzmanları, pilotlar ve mühendislerin içinde olduğu bir ekip tarafından olayın simülasyon görüntüsü de hazırlandı. Soruşturmayı yürüten savcılığı da teslim edilen simülasyon, DDK'nın yaptığı tespitler, İsmail Güneş'in çektiği fotoğraflar, helikopterin sürati, yerden yüksekliği, jetlerin irtifa bilgileri hesaplanarak hazırlandığı iddia edildi. Simülasyon görüntüsüne göre de saat: 14.59'da helikopter jetler ile karşılaşıyor.
Granada Yayınları'ndan çıkan ve raflardaki yerini alan "Kanlı Çukur" kitabında suikast şüphesine ilişkin bugüne kadar hiç yayınlanmayan bilgi ve belgeler yer alıyor.
15 DAKİKALIK MUHSİN YAZICIOĞLU GÖRÜNTÜLERİ