Başbakan Tayyip Erdoğan, 'küçük çaplı bir toplumsal hareket' olarak nitelediği Gezi eylemlerinin dost görüntüsü altındaki bazılarının, ne kadar samimiyetsiz olduklarını ortaya koyduğunu belirterek, "Kimi uluslararası medya kuruluşları, kimi Avrupalı siyasetçiler ve kurumlar, olayları anlamadan, dinlemeden, analiz etmeden; biraz da olayları tahrik etmek için anında maskelerini indirdiler, gerçek yüzlerini gösterdiler" dedi. Avrupa Parlamentosu'nun Gezi kararını hatırlatıp ""Bunlar şaşırmış. Bunlar da ahde vefa yok" diyen Erdoğan, Yurtdışı Vatandaşlar Danışma Kurulu Toplanstısı'nda şu mesajları verdi:
Türkiye'de, 3 hafta boyunca, çevre duyarlılığı ile başlayan ancak daha sonra demokrasiye, milli iradeye, seçimle gelmiş, milletin tercihiyle gelmiş hükümete karşı son derece organize eylemler haline dönüşen, aynı zamanda son derece karanlık odaklardan beslenen bazı çirkin olaylar yaşandı.
Dünya gerçek yüzünü gösterdi. Türkiye'deki, küçük çaplı bir toplumsal hareket, bazılarınca doğru okunamadığı gibi Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki toplumsal hareketlere benzetildiği için dost görüntüsü altındaki bazıları, ne kadar samimiyetsiz, ne kadar yapay olduklarını gösterdiler. Kimi uluslararası medya kuruluşları, kimi Avrupalı siyasetçiler ve kurumlar, olayları anlamadan, dinlemeden, analiz etmeden; biraz da olayları tahrik etmek için anında maskelerini indirdiler, gerçek yüzlerini de gösterdiler.
Türkiye, öyle bir ülkeydi ki, uluslararası medya, uluslararası bazı kuruluşlar, özellikle de uluslararası bazı sermaye çevreleri, Türkiye üzerine senaryolar yazıp, uygulayabiliyordu. Batı'da, herhangi bir gazetede çıkan 3 satır yazı, Türkiye gündemini sarsabiliyor, ekonomisini alt üst edebiliyordu. Geçmişte, Tokyo Borsası, New York Borsası, deyim yerindeyse hapşırsa, Türkiye ekonomisi zatüre oluyordu. Ama şu anda, tüm dünya, tüm gelişmiş ekonomiler, 4 yıldır çok ağır bir kriz yaşarken, Türkiye ekonomisi istikrarla büyüyor, gelişiyor. Bütün tuzaklara rağmen 2013 ilk çeyrekte hepsi çöküyor biz yine yüzde 3 büyüme kaydettik. Artık gündemi belirlenen bir Türkiye yok, gündem belirleyen bir Türkiye var.
DEMOKRASİ SINAVI
Bugün geldiğimiz noktada, her açıdan güçlü, her hedefiyle gözü çok yükseklerde olan bir Türkiye var. Son olaylarda, sadece içerde ve dışarıdaki dostlar değil, Türkiye'nin ekonomisi, Türkiye'nin demokrasisi de çok önemli bir sınavdan geçti. Kurulan sağlam temel sayesinde ne ekonomi ne de demokrasimiz saldırılardan yara aldı. Yaşadığımız çağ, gönüllerin fethedilmesinin çok büyük önem arz ettiği bir çağ. Türkiye'ye karşı kötü niyetli, hasımane, art niyetli tutumu olan çevreleri de, sabırla ikna edeceğiz.
AB içinde, Avrupa Birliği Parlamentosunda alınan kararı görüyorsunuz. Bunlar şaşırmış. Bunlar da dürüstlük, ahde vefa diye bir şey yok. Sizin bizimle ilgili böyle bir karar almaya yetkiniz var mı? Siz de antidemokratsınız. Böyle bir AB Parlamentosunu da tanımıyorum.
ERDOĞAN İLK PLEBİSİTİ YAPTI
Başbakan Tayyip Erdoğan, toplantıdaki konuşmasının ardından gurbetçi vatandaşların yaptığı dövizli askerlik bedeli üzerinde mini bir plebisit yaptı. Bedelin ne olması gerektiğini soran Erdoğan, tek tek katılımcıların görüşlerini dinledi. Genel olarak Avrupa'daki işsizlikten Türk vatandaşlarının da muzdarip olmasından dolayı fiyatların düşürülmesi istendi. "Sizden adil yaklaşım bekliyorum" diyen Erdoğan, "İşsizleri düşünürsek para almamamız gerekir o zaman da diğerlerine haksızlık olur. Bir fiyat bulmamız gerekir" dedi. Erdoğan Avustralya'dan katılımcının "3500 Euro" önerisine Erdoğan, "Bu zaten uçak parasını karşılıyor" dedi.
