Başbakan Tayyip Erdoğan, Van'da hitap ettiği coşkulu kalabalığa "çözüm sürecine sahip çıkın" mesajı verdi. "Bir lobi var. Bir silah lobisi var, bir kan lobisi var. Çocuklarımızın, gençlerimizin kanını özleyen bir lobi var. Bu lobiye fırsat vermeyeceğiz" diyen Erdoğan "Bizim gençlerimizin kanı üzerine hesap yapanlara, en başta hep beraber dur diyelim. Kalbinizi dinleyin, sürece lütfen sahip çıkın" çağrısında bulundu. Van depreminin ikinci yıl dönümünde toplu açılışlar için şehre gelen Erdoğan, halka şu mesajları verdi:
Biz siyasi Kürtçülüğe de, Türkçülüğe de karşıyız. Biz Türkiye haritasını renklere ayıranlardan değiliz. Türkiye, için özellikle Doğu ve Güneydoğu için artık eski günler geride kaldı. Yaptığımız reformlar ve adımlarla eski artık geride kalmıştır. Her türlü ayrımcılığı elimizin ters ile itiyoruz. İnkar, ret, asimilasyon politikalarına asla geçit vermiyoruz.
Birbirimizin diline, kültürüne, hayat tarzına, inancına saygı göstereceğiz. Bizim farklı bayrak arama gayretimiz yok. Çünkü millet kavramını bilmeyenler arama gayretine giriyor. Millet kavramının içinde Türkü, Kürdü, Arap'ı, Çerkez'i, Boşnak'ı vardır. Buna farklı anlamlar yüklemek isteyenler ihanet içindedir.
Bizim kardeşliğimizin arasına girmeye çalışanlar var. Teröre silaha sarılanlar var. Bizim kitabımızda silah olamaz. Artık diyoruz ki kan kaybetmeyelim. Son bir yıldır terör nedeniyle yeni acılar yaşamıyoruz. Hasretini çektiğimiz huzur, barış, kardeşlik iklimi kalplerimizi ısıtıyor. Bu sadece bir başlangıç. Silahlar sustuğu müddetçe siyaset daha da güç kazanacak, sorunlar çok daha hızlı çözülecek.
Bir lobi var. Bir silah lobisi var, kan lobisi var. Karanlığı özleyen, çocuklarımızın, gençlerimizin yaşatılmasından rahatsız olup onların kanını özleyen bir lobi var. Eski günleri, terörü özleyen, bunu yeniden bu bölgeye getirmek isteyen bir lobi var. Siyaseti, toplumu dizayn etmeye alışmış bir lobi var. İşte biz bu lobiye fırsat tanımayacak, imkan vermeyeceğiz.
Van'a yakışanı aynen yapalım, bu adımları atalım ve artık bu yanlış gidişe 'Rabia işaretiyle' dur diyelim. Bizim gençlerimizin kanı üzerine hesap yapanlara, huzur ve barış iklimini dağıtmak isteyenlere hep birlikte dur diyelim. Silahı, şiddeti, terörü yeniden egemen kılmak isteyenlere fırsat tanımayalım.
Suriye'de ben 120 bin kişi öldü dedim ama dün İran'dan gelen bir dost "Ne 120 bini 150 bin kişi öldü" dedi. Müslüman, Müslüman'ı öldürüyor. Peki, ne için? Bir koltuğu korumak için. Adeta bir mezhep savaşı başlattı. Benim ülkemde de aynı şey yapılmadı mı, yapıldı. Bütün bunlar bize ibret olmalı.
Biz bu çözüm sürecine elimizi, bedenimizi, bütün gövdemizi koyduk. Biz bu ülkede baharın kalıcı olmasını istiyoruz. Bundan geri adım atmayacağız. İçeride ve dışarıda Türkiye'nin geleceği üzerine karanlık senaryolar üretenlere prim vermeyin. Vicdanınızın sesine kulak verin ve sürece sahip çıkın.
İdeoloji ile belediyecilik yapılmaz. İdeoloji Van'ın ihtiyaçlarını karşılamıyor. Türkiye'de ve bölgedeki bir çok il kalkınırken Van maalesef yerinde sayıyor. Belediyecilik bizim işimiz. AK belediyecilik Van'a yakışır. Bunu görmek istiyorum.
'BİZİMLE ARTIK YENİ BİR DÖNEM BAŞLADI'
Başbakan
Tayyip Erdoğan, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde kendisine verilen fahri doktora töreninde şunları söyledi:
Bizim üniversitelerimiz özellikle de 27 Mayıs müdahalesinin ardından birer formatlama ünitesi olarak tasarlanmış, bu şekilde bir gelişim göstermiştir. 27 Mayıs öncesinde üniversite geçliği kullanılmış, askeri müdahale yapılmış, demokrasi ortadan kaldırılmış. Aynı senaryoyu bizler 12 Eylül öncesinde yaşadık.
Üniversitesi demokrat olmayan, demokrasi kültürünü desteklemeyen bir ülke sağlıklı bir demokrasiye kavuşamaz.
Andımız'ın kaldırılmasıyla birlikte, 'Bunlar Türklüğe karşı' diyorlar. Bunun Türklüğe karşı olmakla ne alakası var? Ben Türk'üm. Hiç gocunmadım ki. Gocunmuyorum. Başbakan Erdoğan sivil toplum kuruluşlarının onuruna verdiği akşam yemeğinde ise "Biz Cumhuriyetle cumhuru kucaklaştırdık. Türkiye'de bizimle birlikte artık yeni bir dönem başladı"dedi.
