Başbakan Tayyip Erdoğan, ihanet şebekelerinin 17 Aralık operasyonuyla Türkiye'ye yönelik oluşturmak istediği olumsuz algıyı Brüksel ziyareti sırasında delillerle ortaya koyacaklarını söyleyerek, "İnşallah bu ihanet şebekelerinin oyunları da bu şekilde bozulacaktır" dedi. Brüksel ziyareti öncesi Esenboğa Havalimanı'nda açıklamalarda bulunan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
ALGI OPERASYONU TUTMADI: 17 Aralık girişimi bir algı operasyonuyla birlikte sürdürülmek istendi. Bu algı operasyonu Türkiye için tutmadı. Bu operasyonu hazırlayanların çok yoğun şekilde başta Avrupa olmak üzere dünyada belli çevreleri etki altına almaya çalıştığını görüyoruz. Basında çıkan haberleri, internette, sosyal medyada yapılan sosyal kampanyalara, bazı lobilerin çirkin girişimleriyle Avrupa ve dünyada olduğundan farklı bir fotonun verilmeye çalışıldığını görüyoruz.
YARGIDAKİ ÖRGÜTLENME: Bazı malum odakların ihaneti derecesinde kendi ülkelerini ve ekonomilerini kötülemek için yoğun propaganda yaptıklarını gözlemliyoruz. Brüksel ziyaretimiz Türkiye'de yaşananların en doğru ve en tarafsız şekilde muhataplarımıza anlatmamıza fırsat verecektir. İnşallah bu ihanet şebekelerinin oyunları da bozulacaktır. Türkiye özellikle yolsuzluklarla kararlı şekilde mücadele eden iktidarca yargıya değil, yargı içindeki örgütlenmeye müdahale edileceğini delilleriyle muhataplarımıza anlatıp ortaya koyacağız.
BİZDEN YANA TERSLİK OLMAZ: (HSYK düzenlemesi) Sayın Cumhurbaşkanımız, ortaya bir iyi niyet koydu. Biz, ana muhalefetle ve diğerleriyle bu tür işlerin yapılamayacağını biliyoruz ve ben Sayın Cumhurbaşkanımıza bunu ifade ettim. Bizden yana ben Sayın Cumhurbaşkanımıza onu söyledim, anayasa değişikliğinde bu konuyla ilgili en ufak bir terslik olmaz.
SÜRATLE PARLAMENTODAN ÇIKACAK: Ne yaparlarsa yapsınlar, biz şu anda çıktığımız yolda anayasa değişikliğine yanaşmadıklarına göre, biz HSYK ile ilgili yasal düzenlemeyle ilgili attığımız adımı devam ettireceğiz. Çarşamba gününden (yarın) itibaren bu Genel Kurul'da devam edecektir. İnşallah ara vermeksizin bunu arkadaşlarımız süratle parlamentodan çıkaracaklar. Ondan sonrası artık cumhurbaşkanımızın takdiri.
PARALEL YAPILANMANIN DİĞER BİR VERSİYONU
(Adana'da durdurulan TIR'lar)"Dünyada istihbarat teşkilatları ne gibi görevler yaparlar bunlar bellidir. Ne yazık ki Türkiye'deki ana muhalefetin genel müdürü, MİT'in görev alanlarını bilmeyecek kadar bulunduğu makamdan uzaktır. Tavsiye ediyorum 26. maddeyi açsın okusun. Bir defa savcı benim iznim olmadan kalkıp böyle bir müdahalenin içine giremez. Adalet Bakanlığı'nın bilgisi olmadan böyle bir müdahale içine giremez ve MİT'in ne getirip ne götürdüğüne bakamaz. Bu paralel yapılanmanın işte diğer bir versiyonudur. Kısa zaman önce atılan adımın bir başka devamıdır. Ne yazık ki burada, Jandarma'mız da kullanılmıştır. Tabii burada gerek bu savcıyla ilgili gerekse jandarmayla ilgili tabii ki komuta kademesini kastediyorum. Oradaki eratı kastetmiyorum. Hepsiyle ilgili hukuki süreç başlatılmıştır, bunlarla ilgili gereken de yapılacaktır. Kendi MİT'ini dünyaya bu şekilde lanse eden bir insanın vatanseverliğinden ben şüphe ederim."
'EY DÜNYA, SURİYE'YE SESSİZ Mİ KALACAĞIZ?'
Başbakan Erdoğan, Avrupa Birliği'nin (AB) başkenti Brüksel'den tüm Dünyaya "Suriye'ye sessiz mi kalacağız?" diye seslendi. Başbakan Erdoğan dün gece Stephanie meydanında kendisini karşılayan vatandaşlara, "Bizim sevdamız sınır tanımaz" yazılı bir pankartın asılı olduğu otobüsün üzerinden seslendi. Türkiye ve Dünya medyasında geniş yer bulan Suriye'deki vahşet görüntülerine değinen Erdoğan, "Ey Dünya 150 bin insanın öldürüldüğü Suriye'ye sessiz mi kalacağız?" dedi. Suriye konusunda yarın başlayacak Cenevre- 2 toplantısını hatırlatan Erdoğan, "Cenevre 2 ses ver demek durumundayız" diye konuştu. İnsanlığın Suriye'deki vahşete karşı sesini yükseltmek zorunda olduğunu vurgulayan Erdoğan, "İnanıyorum ki Cenevre 2, bu adımların atıldığı bir toplantı olacaktır" ifadesini kullandı.
BRÜKSEL'DE COŞKUYLA KARŞILANDI
Avrupa'nın çeşitli şehirlerinden Brüksel'e gelen binlerce Türk vatandaşı, Başbakan Erdoğan'ı büyük coşkuyla karşıladı.