Türkiye Ukrayna'daki krizi yakından ancak temkinli bir şekilde izliyor. Krizin büyümeden ve Ukrayna'nın toprak bütünlüğü içinde çözülmesini isteyen Ankara, krizin büyümesi ve uzaması sonrasında bölgenin bundan olumsuz etkileneceği görüşünü taşıyor. Rusya'nın bölgedeki askeri varlığının yoğunlaşması, Kırım'a asker göndermesi ve bölgede Rus bayrakları asması üzerine bölgede artan tansiyon Ankara'yı harekete geçirdi. Her türlü olasılık masaya konulurken, devletin zirvesi tüm gelişmeleri değerlendirmek üzere "Kırım özel toplantısı"nda bir araya geldi. Dışişleri Bakanlığı'nda, Bakan Ahmet Davutoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in katıldığı zirvede Kırım'daki tüm gelişmeler masaya yatırıldı. Saat 17.30'da başlayan ve bir buçuk saat süren toplantıda, Kırım ile ilgili olası senaryolar üzerinde duruldu, Türkiye'nin alabileceği önlemler masaya yatırıldı. Bölge ile alakalı uzun değerlendirme toplantısı yapıldı. Bölgede yer alan Kırım Tatarlarının nüfus durumu, uluslararası gelişmeler, diplomatik süreçler önümüzdeki dönemde yapılacak temaslar ve özellikle Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Kiev ziyareti kapsamında şu ana kadar gerçekleşen temaslarda edinilen izlenimler ele alındı. Davutoğlu toplantının ardından Çankaya Köşkü'ne çıkarak Ukrayna'daki gelişmeler çerçevesinde son bir haftada gerçekleştirdiği temaslara ilişkin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e bilgi verdi. Diplomatik kaynaklar, NATO müdahalesi ihtimalinin şimdilik gerçekçi olmadığını belirterek, "NATO durumu değerlendiriyor. Ancak şu anda NATO'nun devreye girmesini beklemek için erken. Ukrayna NATO üyesi değil ve süreç halen çatışmaya girmedi" değerlendirmesi yaptı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da Türkiye ile Ukrayna'nın jeopolitik olarak benzer yönlerinin olduğunu düşünüyor. Her iki ülkenin Avrasya'nın merkezinde, coğrafi olarak benzer büyüklüklerde, orta güç ölçeğinin üstünde olduğu mesajını veren Davutoğlu, Ukrayna'da görüştüğü yetkililere Ukrayna için Türkiye örneğinin alınabileceğine işaret etti.
