İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde 'Beyaz Masa' ardından, Ak Parti İletişim Merkezi (AKİM) ve Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) projelerini kuran, yürüten Başbakanlık Müşaviri Sarıkoca, "Yolsuzluk yapan veya yapılanlara göz yuman bir Başbakan yılda 1.5 milyon ihbarın Devlet arşivlerine girmesine izin verir mi? Kendi yakınları, bakanlar veya bürokratlarla ilgili gelen tüm ihbarlarla ilgili bizzat beni ve çalışma arkadaşlarımı destekledi" diye konuştu.
2006 yılında hayata geçen projenin Türkiye genelinde 40 bin çalışanı olduğuna dikkat çeken Sarıkoca, "BİMER kurulmadan önce yapılan ihbarlar 30 günde sonuçlanıyordu. Şimdi ise üç günde karşılık bulunuyor. Başta TÜSİAD olmak üzere birçok yurt içi ve yurt dışı kurumdan Beyaz Masa, AKİM ve BİMER'e ödüller verildi. Ama ne gariptir ki o gün projeye ödül verenler bugün acımasızca Başbakan'ı eleştiriyor, bildiriler yayınlıyor. Bu paradoksun anlaşılması için Türk halkının süreci iyi okuması lazım. Bu projeyi kuran ve milyonlarca müracaatı sonuçlandıran biris olarak sayın Başbakan'a bugün 'yolsuzluk' üzerinden yapılan eleştirileri haksızlık olarak görüyorum. Böyle bir sistemi kurarak kendi yakınları dahil, bakan, bürokrat hiç kimseyi kayırmadan işlem yapan, yapılmasını bizzat takip eden bir Başbakana, yolsuzluk suçlaması yapmak veya isnat etmek büyük bir haksızlık. BİMER'e yapılan müracaatlar devletin arşivine girmektedir ve her gelen hükümet tarafından görülebilecektir.Yolsuzluk yapan bir Başbakan, böylesine önemli bir projeyi destekler mi" dedi.
KONUŞMAM TARİHİ BİR SORUMLULUK
Halen Başbakanlıkta müşavir olarak görev yapan Sarıkoca, miting meydanlarında, sosyal medyada ve çeşitli çevrelerde bir 'algı' yaratılarak Başbakan'a yolsuzluk yaftası kampanyası başlattıklarına dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: Bugünkü siyasi tartışmalarda, bu önemli projeleri hayata geçiren ve yıllarca uygulayan bir kişi olarak görüşlerimi ifade etmem tarihi bir sorumluluk. Çünkü sayın Başbakan'ın yanında en yakınında bulunanlardan birisiyim. İsim vermek istemiyorum ama kendi yakın çevresiyle ile ilgili gelen ihbarların da bizzat takipçisi oldu. Bize, cesaret verdi. 2006 yılında genelgeyle hayata geçirilen proje tüm birimlere, valilikler, kaymakamlıklar dahil sisteme entegre edildi. Gelen ihbarlar otomatik olarak sisteme giriyordu. Hiçbir kimse yapılan ihbarla ilgili, 'Silin' , 'Önemsemeyin' , 'İftira atıyor' diyerek kaldırma talebinde bulunmadı. Tam tersi gelen ihbarlar bakanlıklara dağıtılıp, oradan ihbarın doğru çıkması durumunda savcılığa aksettiriliyordu. Asılsız ihbarlar dahi önemseniyordu...
KAMU YARARI İÇİN İSİMSİZ İHBARLARIN DA ÖNÜ AÇILDI
BİMER' e 'Basbakanlik.gov.tr' adresinden, 'Alo 150' telefon hattından başvurulabildiği gibi, valilik ve kaymakamlıklarda kurulan iletişim merkezlerinde şahsen müracaat edilebilmekte. Vatandaşlar BİMER'e başvurduklarında, kendilerine verilen müracaat numarası ile başvurularını takip ediyor. Yapılan müracaatlar sisteme girdiği andan itibaren, hiç kimsenin bunlara müdahale şansı bulunmamaktadır. Kamu yararı için BİMER'e isimsiz ihbarda bulunma imkanı sağlanmasıyla yolsuzluk, görevi kötüye kullanma, insan ve uyuşturucu ticareti gibi binlerce önemli konu takip edilmiş ve sonuçlandırılmıştır. İsimsiz ihbarlarda bazı suistimaller olsa da önemli ihbarların yapılmasında, müracaat sahibinin cesaretlendirilmesi açısından bu seçenek açık tutulmuş; asılsız ihbarda bulunanların iletişim bilgileri savcılıklarla paylaşılarak mağduriyet yaşanmaması sağlanmıştır...
BİMER'E ÖDÜL VEREN TÜSİAD, BAŞBAKAN'I ELEŞTİRİYOR
Bu proje sayesinde, vatandaşlar her türlü istek, görüş ve önerilerini ileterek yönetime katılma, her türlü şikayet ve ihbarla, yönetimi denetleme imkanı bulmuştur. BİMER, Avrupa'da en iyi uygulanan e-devlet projeleri arasında seçilmiş, TÜSİAD, Türkiye Halkla İlişkiler Derneği, Boğaziçi Üniversitesi gibi kurumlardan ödüller almıştır. Ne gariptir ki o gün BİMER'e ödül veren TÜSİAD, bugün sayın Başbakan'ı eleştiriyor. Görev yaptığım süre içerisinde bazı üst düzey bürokrat ve yöneticilerle ilgili önemli şikayetleri yönettim. Sayın Başbakanın yakın cevresine ilişkin yapılan şikayetleri bile hiçbir baskıyla karşılaşmadan sonuçlandırdık. Sayın Başbakan bu projenin kuruluşundan başlayarak tüm aşamalarında bize tam destek verdi. Meselelerin üzerine kararlılıkla gidilmesi ve kim olursa olsun gereğinin yapılması hususunda bizi destekledi...
BAKANLIKLARIN PERFORMANSI DENETLENİYORDU
BİMER'e yapılan müracaatlar ve bu müracaatların cevaplanma süreleri, bakanlıklar bazında bir rapor halinde, her ay Sayın Başbakana sunuluyordu. Başbakan, bu raporlar doğrultusunda bakanların performansını denetliyordu. Yapılan ihbarlara geç cevap veren bakanlara da Bakanlar Kurulu toplantısında, gerekçesini soruyordu kendileri. Bakanlıkları döneminde hiç konuşmayıp, bugün Sayın Başbakanı insafsızca eleştiren eski bakanlara yönelik müracaatları sonuçlandırdık. Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in Başbakan Yardımcısı olduğu dönemde bir gazete, BİMER raporundan hareketle, tüm bakanların başvurulara ortalama 3 gün içerisinde, Çiçek'in ise 45 gün içerisinde cevap verdiğini, 'Halkla hiç işi olmamış' başlığıyla vermişti. Çiçek beni arayarak, 'Başbakan yardımcılığına geçiş sürecinde bir belirsizlik yaşandığını, Adalet Bakanlığı döneminde ortalama cevap süresinin kısa olduğunu' iletti. Daha sonra bu ortalama da diğer bakanlıklar gibi 3 güne düştü...
BİZİ HEP CESARETLENDİRDİ
Siyaset iletişim uzmanıyım ve kamu yönetimi yüksek lisansı yaptım. Devlette 18 yıllık bir bürokrasi geçmişim var. Son günlerde ortaya konan tartışmaları hayretle izliyorum. Burada amacın üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek olduğunu üzülerek görüyorum. Yolsuzluk algısı oluşturulmak isteniyor ve bunun için her türlü psikolojik propaganda yapılıyor. Bunlar, asla gerçekleri yansıtmıyor. Benim tanıdığım Başbakan ve şahit olduğum gerçekler ile, oluşturulmak istenen algının hiçbir alakası yoktur. Sistemimize yapılan her başvurunun titizlikle değerlendirilmesi ve sonuçlandırılması aşamasında birçok engelle karşılaştık. Kimi bürokrat ve siyasilerin nefretini kazanmak pahasına kararlı adımlar attık. Sayın Başbakan bu süreç içerisinde her zaman arkamızda durdu ve bizi cesaretlendirdi...
BAKANLARI HESABA ÇEKTİ
Günlerdir kamuoyunda, 'Başbakan dört bakan hakkında neden gereğini yapmadı?' diye insafsızca eleştiriler yapıyor. Bakanları korumak adına değil, bunun siyasi ve seçimi etkilemeye yönelik bir manevra olduğunu gördüğü için, yani amacın başka olduğunu fark ettiği için sürece bıraktığına inanıyorum. Belki bir gün bir platformda paylaşma imkanım olabilir. BİMER'e yapılan müracaatlarda bakanlarını hesaba çeken, gereğini yapan bir Başbakanla çalıştım. Tamamen dedikodu, operasyon, intikam alma ve bir taraflara hizmet etme adına medyada yalan yanlış konuşan kişilere tahammül edemiyorum. Aziz milletimiz ve Sn Başbakanımız adına, şahitlik ettiğim bu gerçekleri paylaşmanın, milli bir görev ve sorumluluk olduğu inancındayım. Bu süreçte bir bilgi ve gerçekliğe dayanmadan, kişisel hırs ve menfaati için konuşan birçok kişinin, bir zamanlar Başbakana bu proje için övgüler yağdırdığını da unutmayalım. Ülkemizde, bir kaos ortamı oluşturmaya çalışarak Başbakanımızı eleştirenlere tek bir sözüm var: Çok ayıp ediyorsunuz!
