Başbakan Tayyip Erdoğan, yerel seçim sonrası ilk resmi ziyaretini Azerbaycan'a gerçekleştirdi. Erdoğan, uçuşundan önce Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi, cumhurbaşkanlığı ve yerel seçim sonuçlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu:
CUMHURBAŞKANI'YLA AYNI FİKİRDEYİM: (Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve adaylık) Sayın Cumhurbaşkanımızın 'bu konuyu aramızda müzakere ederek bir karara varırız' kanaatini ben de paylaşıyorum. 3 dönem kuralı bizim partinin kuruluşunda tüzüğümüze uzun istişareler neticesinde koyduğumuz bir konudur. Tüzük tadili ile alakalı konu genel kurulun işidir. Benim kanaatim 3 dönemden yanadır.
TÜRKİYE İSTİKRAR VE HUZURU SEÇTİ: Türkiye istikrar ve huzurdan yana bir tercih kullanmıştır. Milletimiz hükümetimize çok çok güçlü bir güvenoyu vermiştir. Ve bu güvenoyu tartışılmazdır.
TEYYO PEHLİVAN GİBİ: Erzurumlu Teyyo Pehlivan'ın hikâyesini biliyorsunuz değil mi? Yenilmeye doymazmış. Bunların durumu böyle. İstanbul'da yaklaşık 700 bin oy farkı var. İstanbul'a itiraz edip burada acaba bir şey çıkartabilir miyiz? Ankara'da 30 bini aşkın oy farkı var. Acaba buradan bir şey çıkartabilir miyiz? Hadi samimi olarak dürüst olarak itirazlarınızı yapabilirsiniz. Fakat bu eylemler niye?
ERKEN SEÇİMDEN YANA DEĞİLİZ: Cumhurbaşkanlığı seçim takvimi açıklanmıştır, bitmiştir. Erken seçim noktasında bizim partimizin ilke kararı vardır. Biz Türkiye'de normalleşmeden yana olduk. 16 ayda bir seçim olan bir ülkede istikrar olur mu? Bu ülkeye yatırımcı gelmez.
AA'YI HAZMEDEMEYENLER: Anadolu Ajansı'nın (AA) yayın politikasını hazmedemeyenler veyahut bu seçimlerdeki üstlendiği görevi hazmedemeyenler kendi rekabet alanlarının daralmasından rahatsız olanlardır. Bu birinci derecede yine paralel yapının rahatsızlığıdır. Neymiş ajansın genel müdürü partimizin genel merkezine gelmiş. Yani buna ancak 'Hayda' denir. Niye? Bütün ajansların genel müdürleri, yöneticileri bizim genel merkezimize gelirler. Biz her ajansın, her medyanın mensuplarıyla bugüne kadar görüştük. Ama tabii bu süreçte, bazı ikili ilişkilerimize gölge düşürenler olmuştur. Gölge düşürenlerle bu noktada mesafeliyim. Açıkça söyleyeyim. Mesafeli oluşumun sebebi de bellidir. Bunlar ahlaki olmayan yollara başvurdukları içindir.
ÇOĞU İFLAS ETTİ: Ajanslar bu seçimde başarılı olmuşlar mıdır? Bana göre olmamışlardır. Bütün ajansları kastediyorum. Ajanslar bu seçimde, adeta çoğu, bu konuda iflas etmişlerdir. Sağlıklı ve kısa sürede netice verme noktasında böyle bir çalışmanın içerisine girmemişler ve bazı ajanslar ise adeta siyasi partilerin oralardaki sandık kurulu üyesi, müşahidi gibi çalışma üstlenince bu defa asli görevlerini unutmuşlardır.
ANSİKLOPEDİ GİBİ GEREKÇELİ KARAR: (Engenekon davasında açıklanan gerekçeli karar) 16 bin sayfa. Adeta bir ansiklopedi. Arkadaşlarım bunun üzerine çalışıyor. Bu çalışmadan sonra gerek merhum Ecevit gerekse bizim dönemle alakalı neler var neler yok bunları görme ve değerlendirme fırsatını bulacağız.
İMRALI GÖRÜŞMELERİNİN YASALLAŞTIRILMASI: İmralı ile ilgili yasal bir zemine oturtulması bu bir defa çok ciddi bir yanlıştır. Bu sadece İmralı'yı ilgilendiren bir şey değil. Tüm cezaevlerini ilgilendiren bir konudur.
"BAĞIŞ'I MONTAJCIDAN DAHA İYİ TANIYORUZ"
KENDİSİNE İNANIYORUZ: (Egemen Bağış ile ilgili ses kayıtları) Arkadaşımızı bu tür uydurma, montaj, olaylarını yapanlardan daha iyi tanıyoruz. Gerekli açıklamayı yaptı. Kendisine inanıyoruz. İftira atanlar her zaman bu tür iftiraları yapabilir.
SORUYU SORAN ZAMAN MUHABİRİNE: Bence siz yer değiştirin. Hiç durma oralarda. "Utanmıyor musunuz Tayyip Erdoğan'a bu iddiaları atmaya?" derseniz mutlu olurum.
"AYM'NİN KARARINA SAYGI DUYMUYORUM"
ÖZGÜRLÜKLER YAKLAŞIMI YANLIŞ: (Twitter kararı) Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) vermiş olduğu karara tabii uymak durumundayız. Ama saygı duymak zorunda değilim. Ve bu karara saygı da duymuyorum. Karar, birincil mahkemelere müracaat edilmeden, hukuk yolları tüketilmeden AYM'ye götürülmüştür. Usul yönünden AYM'nin reddetmesi gerekirdi bu bir. İkincisi özgürlükler yaklaşımını doğru bulmuyorum. Bunun özgürlükle filan falan alakası yok. Milli bulmuyorum. Bizim kendi milli, ahlaki her türlü değerlerimiz bir tarafa konuluyor. Bu ülkenin başbakanına hakaretten tutunuz da bakanlarına hakarete varıncaya kadar her şey ortada. Buna yönelik atılan adım var. Her şey ortada.
İLHAM ALİYEV'E 'PARALEL YAPI' DOSYASI VERDİ
Başbakan Erdoğan, 30 Mart yerel seçimlerinden sonra ilk yurtdışı gezisini gelenekselleşen şekilde Azerbaycan'a yaparken, görüşmenin ana gündem maddelerinden biri paralel yapı ile mücadele oldu. Erdoğan, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) tarafından da ulusal benliğe tehdit haline geldiği teyit edilen paralel yapı ile ilgili yaklaşımlarını Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'le paylaştı. Erdoğan, "Ulusal güvenliğe tehdit, işbirliğimize de tehdit olmasın" derken, Aliyev'in de, "Bizim de çalışmamız var" diyerek, kendi çalışmalarını paylaştığı ifade edildi. İki liderin görüşmesinde, Başbakan Erdoğan'ın paralel yapının bölgedeki yapılanmalarının yanı sıra, Azerbaycan ve Türkiye arasındaki işbirliği ve yatırım projelerine sızan isimler ile ilgili de bir dosyayı gündeme getirdiği belirtildi. İki lider, görüşmelerden sonra yaptıkları basın toplantısında da paralel yapı konusunun gündeme geldiğini kaydetti. Erdoğan, "Ülkelerimizdeki her türlü sıkıntıyı kendi aramızda görüşürüz. Aramızdaki ilişkiye zerre kadar zarar verecek hiçbir şeye izin vermeyiz" dedi.
