Bu esnada bir markete giren Başbakan Erdoğan için Aydın Doğan'ın sahibi olduğu gazete ve televizyonlar, "Başbakan protestoculardan kaçıp markete sığındı" diye yazdı. Ardından da marketin girişinde, Taner Kurucan adlı gençle korumalar arasında yaşanan gerginliği, bulanık bir kamera görüntüsü eşliğinde, "Başbakan, kendisini yuhalayan madenciye yumruk attı" şeklinde haberleştirdi. Aydın Doğan medyası, Yeşil Portakal marketinin önünde yaşanan bu küçük gerilimi ve ne olduğu anlaşılmayan bulanık görüntüleri kısa süre sonra bir iftira kampanyasına dönüştürdü. Ardından, madenci olduğu beyan edilen Taner Kurucan, Kanal D'nin canlı yayınına çıkarıldı ve "Başbakan protestoculardan korunmak için korumaları tarafından markete sokuldu. Bir anda Sayın Başbakan'la yüz yüze geldim. Başbakan orada kalabalığa olan öfkesine hâkim olamayıp maalesef istem dışı bir hareketle bana bir yumruk vurdu. Kendisinden özür bekliyorum" dedi.
Bütün basının peşinde olduğu ancak kimsenin ulaşamadığı Taner Kurucan, ertesi gün yine Doğan grubunun haber ajansına (DHA) çıkıyor ve tokat iddiasını yumuşatarak şöyle diyordu: "Benim Sayın Başbakan'la yüz yüze kalmam bir anda oldu ve o esnada dışarıda yaşamış olduğu öfkeden dolayı bir çıkış yaparak, 'tokat mahiyetinde bir dokunuşu' oldu. Ben kendimi geriye doğru attım, korumalar gerisini getirdi."
3'ÜNCÜ GÜN: KORUDU
Aynı Taner Kurucan, önceki akşam yerel bir kanal olan Manisa Medya TV'ye çıkarak, Aydın Doğan medyasını yalanlayan yeni açıklamalar yaptı. "O açıklamaları, psikolojik baskı altında yaptım ve katakulliye gelmişim" diyen Kuruca'nın yerel kanaldaki açıklaması şöyle: "Başbakan o esnada bana vurmadı, beni korudu. Korumalar müdahale etmek isterken o korumaları itti. Bunları sonradan fark ettim. Ve üzüldüm. Keşke bu açıklamaları yapmasaydım. 'Başbakan tokat attı' demeseydim. Ama maalesef psikolojik bir baskı altındaydım. O akşam çıktığım canlı yayında da yanlış sözler söyledim. Başbakan'dan özür diliyorum. Kendisinden bana tokat ya da hakaret kesinlikle olmadı. Başbakan üzerine 'provokatif' bir eylem yapılıyor. Sözler üzerine montaj yapılıyor. Sözcü gazetesini aradım, 'O ifadeler olmadı, çıkarın' dedim. Beni dinlemediler." Bu arada Taner Kurucan'la ilgili dün yeni kamera görüntüleri ortaya çıktı. Sosyal medyada yayımlanan yeni görüntülerde, Kurucan, Başbakan Erdoğan ve yanındakilerin markete hareket ettiği anda, sağ köşede görüntüye giriyor. Kalabalık markete girdiği anda, uzakta birilerine dönerek "Tamam merak etmeyin, bende" manasında el hareketleri yapıyor. Sonra da herhangi bir baskı ya da izdiham olmadığı halde markete giriyor ve Başbakan Erdoğan'la yüz yüze geliyor. Taner Kurucan'ın birileriyle beraber hareket ettiğine yönelik görüntülerin dışında, kurguya dair başka emareler de göze çarpıyor. Örneğin, Erdoğan ve beraberindekilerin sokaktaki yürüyüşü ve market olayları, 2 farklı kamera açısından adım adım izlenmiş. Bu görüntüler, olaydan kısa süre sonra, algı yönlendirmeleri bulunan ifadelerle hemen sosyal medyaya veriliyor. Üstelik görüntülerin de montajlandığı, ses efektleri eklendiği görülüyor.
YEMEK ISMARLAYIP ALEYHTE KONUŞTURDULAR
Taner Kurucan'ın bir başka açıklamasında da "Maddi ve manevi olarak, her şekilde arkandayız" diyenler tarafından kandırıldığını, hata yaptığını söylediği belirtildi. Manisa Medya TV Program Müdürü Hüsamettin Edebali, Taner Kurucan'ın kendilerine verdiği röportajda kandırıldığını söylediğini kaydetti. Edebali, Kurucan'la gerçekleştirilen görüşme hakkında şu bilgileri verdi: "Kendisi ifade ediyor. Diyor ki beni kandırdılar, ikna ettiler. Kınık'a kadar götürmüşler, oturmuş yemek yemişler. Ardından 'Başbakanla ilgili bunları, bunları konuş' demişler. Adamın röportajı bizde. Bire bir söylediğini söylüyorum. 'Ben bir hataya düştüm. Gelip beni ikna ettiler. Daha sonra da, eğer herhangi birşey olursa biz bunun arkasındayız. Maddi manevi olarak her şekilde arkandayız' diyorlar." Acısı olan bir insanın Soma'ya gelip eylem yapmayacağını vurgulayan Edebali, "İnsanlar burada acı içerisinde. Soma'da herkes birbirini tanır. Böyle bir eylemin içerisine düşmezler. Burada provoke etmeye çalışan insanlar olduğu kadar, yabancı basın mensupları bizden çok iyi Türkçe konuşan kişileri beraberinde getirdiler. Bunu kullanmaya çalıştılar. Türban takıp, gözüne gözlük takıp ben madenci eşiyim diyerek yabancı basına röportaj verenler oldu" dedi.
"BİZE BİLE TEKLİF ETTİLER"
Yabancıların dışarıdan 'kiraladıkları' kişileri Soma'ya getirdiğini söyleyen Edebali, "Bize bile para teklif ettiler" diye konuştu.
BİRDEN ÇOK FACEBOOK HESABI VAR
Aydın Doğan medyasınca 'masum ve mağdur bir madenci' olarak tanıtılan Taner Kurucan'ın; Facebook, Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinde birkaç hesabının olduğu dikkat çekiyor. Eskişehir Anadolu Üniversitesi mezunu olduğu görülen Kurucan'ın Soma'da Er&Ay'lar Spor Merkezi'nde amatör Uzakdoğu sporları yaptığı anlaşılıyor. Memleketini Manisa Soma Şehzadeler olarak belirten Kurucan'ın sayfasındaki beğeni ve takip ettiği gruplardan milliyetçi bir profil çizdiği göze çarpıyor. Cüppeli Ahmet Hoca ve "Kurtlar Vadisi" hayranı Kurucan'ın facebook'ta üyesi olduğu gruplar ise şöyle: Turan Türk Dünyası, Psişikler ve Parapsikoloji Derneği, NLP Hipnoz, Cüppeli Ahmet Hoca'yı Sevenler... Yaklaşık 8 aydır Kuruca'nı göremediğini söyleyen arkadaşı İ.Ş. ise, "Bana anlattığı kadarıyla Soma madenlerine bağlı Sarıkaya'daki maden ocağında çalışıyordu ve aynı maden ocağındaki lojmanda kalıyordu. Bekârdı. Konuşkan ve neşeli bir insandır. 5 aydır spor salonuna gelerek dövüş sporları yapıyordu. Burada tanıştık" dedi. Kuruca'nın çalıştığını söylediği Sarıkaya şantiyesine giden SABAH, madenin kapandığını, lojmanda da uzun süredir kimsenin kalmadığını belirledi. Şantiyede 6 yıldır görev yapan personel, Kuruca'nın fotoğrafını görünce, "Burada çalışan böyle bir maden işçisi yok" dedi.