Başbakan'ın konuşmasından satır başları:
Musul'a IŞİD adı verilen örgüt saldırıda bulundu.
Başkonsolosluğumuzda bulunan 49 kişi başka yere götürüldü. 31 TIR şoförü alıkonuldu. Vatandaşlarımızın kurtarılması için yoğun çaba harcıyoruz.
Elçiliklerin korunması o ülkelerin sorumluluğundadır. Irak hükümeti bunu başaramadı.
Musul'da rehine olarak tutulan diplomatik personel ve vatandaşlarımız inşallah sağ salim döneceklerdir, bunun için elimizden geleni yapıyoruz.
Musul'daki hadise muhalefet tarafından iç politika malzemesi yapılmak istendi. Bu bir sorumsuzluk örneğidir, fırsatçılıktır.
CHP Genel Başkanı, Ortadoğu'dan bataklık diye bahsediyor. Milyonlarca kimsenin yaşadığı bölgeye bataklık demek ırkçılıktır. Sanki kendisi Paris'te doğdu. Tunceli'de doğup büyüyecek, oranın kültürünü taşıyacaksın, sonra Ortadoğu'ya bataklık diyeceksin. Bu aslını inkar ve ırkçılıktır.
Gençlerimize defalarca kitap tavsiyesinde bulundum; 1. Dünya Savaşı'nın yıldönümünde Zeytin Dağı kitabını bir kez daha öneriyorum.
Geçmiş hükümetimiz bataklık diyerek Ortadoğu'ya sırtlarını döndü. Doğu ve Güneydoğu'ya da aynı gözle baktılar.
Bölgenin hassasiyetini bilmeyenler nifak tohumlarını ekip gittiler.
Mezhep kriterini değil, komşu kriterini dikkate aldık. Irak'ta hakkın tarafında yerimizi aldık.
Bin yıldır bu coğrafyada hakkı ve sabrı tavsiye ettik. İnşallah böyle bir ülke olarak kalacağız.
"Yurtta sulh cihanda sulh" sözü yanlış anlaşıldı, Türkiye'nin etrafına duvarlar çekildi, mayınlar döşendi. Biz böyle yapmadık. Komşuda yangın varken evinizde huzur ve emniyet içerisinde asla olamazsınız.
Kafasını kuma gömen ülke, büyük, iddia, hedef sahibi ülke olamaz. Ne Irak'ta ne Suriye'de meselelere mezhep zaviyesinden bakmadık.
Coğrafyamızda oluk oluk kan akarken, biz bu kanı durdurmanın onurlu mücadelesini veriyoruz
Milletim artık bu ucuz numaraları yutmuyor, neyin ne olduğunu biliyor. Muhalefet bizi bölgede teröre destek vermekle suçluyor. Hala Pensilvanya'nın taşeronluğunu yapıyorlar.
Irak'taki ateşi, muhalefetin desteği ile Türkiye'ye taşımak istiyorlar. Buna da asla izin vermeyeceğiz.
